Tita Lau: 'Müziğimin, insanlara belirli bir süre gerçeklikten kaçma imkanı sağlamasını umuyorum'

Elektronik müzik dünyasının genç ve dinamik isimlerinden Tita Lau, 17 Ağustos Cumartesi günü Klein Phönix sahnesindeki şovu öncesi sorularımızı yanıtladı.

Beatport ana listelerinde sürekli olarak ilk 10’da yer alan ve geçtiğimiz yıl Klein Phönix sahnesinde konuk olan James Hype ile birlikte çıkardığı “Disconnected” isimli parçası ile 1 numaraya kadar yükselen Tita Lau, büyük dans listelerinde sürekli olarak güçlü pozisyonlar elde etmesiyle son yıllarının en etkili çıkış yakalayan sanatçılarından biri konumunda. Sanatçı ayrıca, 30 Ağustos'ta "I Wanna Be U" isimli yeni parçasını çıkaracak olmanın heyecanını üzerinde taşıyor.

DJ setleriniz enerjik ve teknik açıdan oldukça etkileyici olarak biliniyor. Performanslarınızı dinleyici kitle ile uyumlu hale getirmek için nasıl hazırlanıyorsunuz?

İlk yaptığım şey, performans göstereceğim mekanı incelemek oluyor. Farklı yerlerin tamamen farklı atmosferleri olabilir. Sonrasında yeni parçalar aramaya başlarım ve bunları, çalmaktan keyif aldığım klasik house parçalarıyla birlikte bir çalma listesine eklerim. Sürekli stüdyoda olduğum için genellikle eklediğim pek çok yeni ve henüz yayımlanmamış parçam da oluyor. Ayrıca, ortamdaki enerjiyi değiştirmem gerekirse dönüp bakmayı sevdiğim parçalardan oluşan bir yedek klasörüm var, bu klasör gerçekten işe yarıyor!

James Hype ile birlikte çıkardığınız 2021 yapımı "Disconnected" parçası Beatport'ta 1 numaraya yükselme başarısı göstermişti. Bu iş birliğinin hikayesini ve kariyeriniz üzerindeki etkisini bizimle paylaşabilir misiniz?

‘Disconnected’ parçasının arkasında gerçekten komik bir hikaye var! Nişanlım James Hype ile bu şarkıyı karantina sırasında yaptık ve eminim hepiniz o dönemin ne kadar zorlayıcı olduğunu hatırlıyorsunuzdur. Bir tartışma yaşıyorduk ve ben de, "Kendimi biraz bağlantısız hissediyorum," dedim. O ise hiçbir şey demedi, sadece mikrofonu aldı ve "Bunu tekrar söyle" dedi. Onun, şarkının tamamını zihninde yazdığını görebiliyordum! Üzerinde en hızlı çalıştığımız parçalardan biri oldu ve o tartışmayı hiç bitirmedik! Önce arkadaşlarımıza ve ailemize çaldık ve herkes bayıldı, sonra insanlar moda/dans gibi çeşitli videolar yaparak viral hale getirdi! Ve parça 1 numaraya yükseldi (benim ilk 1 numaram!). Sanırım herkes bu parçayla kendisi arasında bir şekilde bağlantı kurabildi. Parça, kariyerim üzerinde büyük bir etki yarattı, 32.000.000'dan fazla dinlenme aldı ve sayı hala artmaya devam ediyor!

Üretimleriniz, etkileyici ritimler ve bas hatlarıyla karakterize ediliyor. Yeni bir parça üretirken yaratıcı süreciniz nasıl işliyor?

Her parçanın yaratıcı süreci farklıdır. Bazen vokalle başlarım. Bazen bir ritimle başlarım. Nerede olduğuma bağlı; başka sanatçılarla ortak çalışmalar için bir aradaysam veya uçaktaysam farklılık gösterebiliyor. Yaratıcılığın beni ne zaman yoğun şekilde etki altına alacağını hiçbir zaman bilemem ama uçakta vokal kaydetmek zor olabiliyor.

Dinleyicilerinizin müziğinizi dinlerken ne hissetmelerini ve yaşamalarını umuyorsunuz?

Müziğimin, insanlara dinledikleri yere bağlı olarak, birkaç dakika ya da birkaç saatliğine gerçeklikten kaçma imkanı sağlamasını umuyorum. Tam anlamıyla özgür olup hiçbir endişe ve kaygı taşımamalarını diliyorum.

Sürekli gelişen elektronik müzik sahnesinde müziğinizi diğerlerinden ayıran şey nedir?

Dans pistinde olmayı çok seviyorum. Oranın merkezinde, sesin tam olarak doğru yankılandığı noktada olmayı seviyorum. O hissi müziğimde yaratmaya çalışıyorum ve bu tamamen kalbimden geliyor. Bence müziğimi benzersiz kılan şey, tüm kayıtlarıma kendim vokal ekliyor olmam; bazen şarkı söylüyorum, bazen konuşuyorum, bazen de karakterler canlandırıyorum, bu çok eğlenceli. Müziğim sürekli evriliyor ve sürekli öğreniyorum, bu yüzden stil her zaman değişse de groove'u her zaman hissedeceksiniz.

Kariyer yolculuğunuzu sağlamlaştıran unutulmaz bir anınızı paylaşabilir misiniz?

Bu yıl Coachella'da çaldım. Bir DJ olarak bu benim için anıtsal bir andı, çünkü birçok farklı türde birçok farklı sanatçı vardı ve ben, Sahra çadırında, dünyanın en büyük sanatçıları/rapçileri/şarkıcılarıyla birlikte house müziği ve en iyi yaptığım şeyi sergileme fırsatı buldum. 'Trust Issues' kaydımı Robert Miles'ın 'Children' parçası ile çaldım ve gerçekten duygusal anlar yaşandı, yaşadığım en iyi hislerden biriydi.

Hızlı tempolu ve rekabetçi elektronik müzik endüstrisinde müzik üretiminde nasıl ilham alıyor ve yenilikçi kalıyorsunuz?

Nişanlım James bana her gün ilham veriyor. Tanıdığım en çalışkan insanlardan biri. Her zaman birlikte stüdyoya gideriz ve bazen turnelerden çok yorulmuş olurum ve yaratıcı anlamda verecek hiçbir şeyim kalmaz, bu yüzden o tek başına gider ama sonra geri döner ve yaptığı müziği bana gösterir, ben de gerçekten heyecanlanırım! Ve fikirler kafamda dolanmaya başlar!

Son yayımladığınız çalışma, Sonny Fodera'nın "Mind Still" adlı parçasına yaptığınız remiks oldu. Yakın zamanda sizi heyecanlandıran projeler ya da işbirlikleri var mı? Bazı ön detaylar alabilir miyiz?

Bu gerçekten inanılmaz. The Chocolate Puma ile bir kaydım çıkacak. Setlerimde 'I Wanna Be U’ şarkılarını çalıyordum ve bana Tita Lau enerjisi katmamı isteyip istemeyeceğim soruldu! Tam bir klasik… Bu parçayı çok seviyorum ve bu teklifi aldığım için onur duydum. Parça 30 Ağustos'ta çıkıyor ve şu an ön satışta! Orijinal parçadaki (bu arada, bu parça 24 yaşında ve hala harika) tüm enerjiye sahip ama şimdi daha sert seslerle DJ setinize (veya egzersizlerinize) dinamizm katacak! Şu an setimdeki en büyük parçalardan biri.

17 Ağustos'ta İstanbul Klein Phönix’te sahne alacaksınız. Performans öncesinde Türkiye’deki dinleyicilerinize neler söylemek istersiniz?

Klein Phönix'te ilk kez çalıyor olacağım! T-Gang, gerçekten çılgın bir gece olacak, hepinizi bekliyorum!

༺༻

Etkinlik biletleri için bu sayfayı ziyaret edebilirsiniz.