Armin van Buuren ASOT 900 Utrecht ile Tarih Yazdı

22 Şubat sabahı Zorlu PSM Studio'daki bir gece önceki Andrea Oliva etkinliğimizden saatler sonra İstanbul Atatürk Havaalanı'ndaydık. 160 ülkeden diğer binlerce trance müziksever gibi Armin van Buuren'in radyo şovu A State of Trance'in 900. kutlamalarına katılmak adına yolculuğumuz önce Amsterdam'a, daha sonra ise tren ile 30 dakikalık mesafede olan Utrecht'eydi.

Türk Hava Yolları'nın tarifeli uçağıyla öğlen saatlerine doğru Amsterdam'a ulaştığımızda şehrin dört bir yanındaki billboard'larda ASOT 900'ün duayen isimlerle dolu programı göze çarpıyor. Bizleri karşılayan ASOT 900'ün organizatör ekibi ALDA'nın belirttiğine göre yaklaşık 30 bin müziksever Utrecht'ten önce Cuma akşamlarını Amsterdam'da geçirecekti. Bu istatistiğin bir gurur kaynağı olduğunu belirten ekip, hem Amsterdam'a hem de Utrecht'e ekonomik olarak büyük bir katkı sunacağını söyledikleri ASOT için iki şehrin de yöneticileriyle sayısız koordinasyon toplantısı yaptıklarını iletiyorlar.

ALDA ekibi bizi otelimize bıraktıktan sonra şehri turlamaya çıkıyoruz. Bir önceki gecenin yorgunluğu hala üzerimizde olsa da Amsterdam her zamanki gibi tarihi mimarisi ve dokusuyla bizleri kendine çekmeyi başarıyor. Soğuk havaya rağmen şehrin sokakları bir hayli dolu. Özellikle kalabalık gruplar halinde gezen birçok insanın üstünde Armin van Buuren, Above & Beyond, Cosmic Gate gibi isimlerin yazılı olduğu kıyafetleri görmek hiç de zor olmuyor. Kalabalığa eşlik ederken Güney Amerika'dan geldiklerini öğreniyoruz. ASOT için ortalama 12 saat yolculuk yapan grupta Brezilya'dan, Arjantin'den ve Meksika'dan insanlar var. Daha yakınlarında olan Miami'yi neden tercih etmeyip Amsterdam'a geldiklerini sorduğumuzda ilginç cevaplar alıyoruz. Bir çoğu Amsterdam'a önceki ziyaretlerinde aşık olduklarını ve bu yüzden geri gelmek istediklerini belirtirken, diğer bir kısım ise dünyanın en büyük trance etkinliği olarak 9 hafta öncesinden biletleri tükenen ASOT'u Utrecht'te deneyimlemek istedikleri için geldiklerini söylüyorlar. Grubun en büyük hayali ise Haziran'ın son haftası gerçekleşecek Awakenings'e de aynı ekip ile gelebilmek. Çoğunun birbiriyle yolculuk sırasında tanıştığını öğrendiğimizde müziğin davetkar ve birleştirici gücü bir kez daha tüylerimizi diken diken ediyor.

Akşam ise ALDA ekibi ve Amsterdam Dance Event'in organizatörleri ile buluşup Ekim ayından itibaren Mixmag Türkiye olarak neler yaptığımızı anlatıp, gelecek planlarımızı paylaşıp fikir alışverişlerinde bulunuyoruz. Bu yıl 350,000 kişinin ziyaret etmesini bekledikleri Amsterdam Dance Event yetkilileri, özellikle Türkiye'nin kendileri için önemli bir pazar olduğunun altını çiziyorlar. Bir önceki gecenin yorgunluğunun etkisiyle gece bar programına katılmadan gelecek Ekim'de ADE'de görüşmek üzere sözleşip otelimize geçiyoruz.

Sabahın erken saatlerine aldığımız Amsterdam-Utrecht arasındaki tren yolculuğu tamamıyla dolu. Müzikseverler günün erken saatlerinden itibaren Utrecht'e gidip günlerini orada geçirmek istiyorlar. Hava bir gün öncesine nazaran daha güzel ve ara sıra bulutların arasından güneşi görmek mümkün oluyor. 26 dakika süren tren yolculuğumuzun ardından Utrecht'e varıyoruz. Şehir merkezinde sabah erken olmasına karşılık olağanüstü bir kalabalık hakim. Küçük bir şehir olan Utrecht'te 350 bin kişi yaşıyor. Kanalları ve Dom Bölgesi ile mini bir Amsterdam olarak adlandırabileceğimiz şehir bu kadar kalabalığa alışkın olmamalı ki lokal işletmelerde tam anlamıyla tatlı bir kaos hakim. Yan sokakların birinde bulduğumuz ufak bir kafede yer bulup, kahvemizi yudumluyoruz. Kafede Armin van Buuren'in klasiklerinden ''In And Out Love''ı duyduğumuzda gece için heyecanımız daha da artıyor. Mixmag ekibi olarak 4 Mayıs'ta İstanbul'da Zorlu Studio'da performans gösterecek olan Grammy adayı Cosmic Gate ile süperstar üçlü Above & Beyond ile akşamki röportajımız için hazırlıklarımızı tamamlayıp odamıza çekiliyoruz.

Kalabalığı da göz önüne alarak etkinlik başlamadan iki saat önce Jaarbeurs'a varıyoruz. Akreditasyonlarımızı tamamladıktan sonra ASOT'un etkinlik öncesi basın konferansı için Armin van Buuren'i bekliyoruz. Gecenin açılışını özel vinyl seti ile yapmadan önce basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Buuren'in heyecanı gözlerinden okunuyor. Radyo stüdyosu, 3 farklı seti, ve röportajları arasında tüm gece mekik dokuyacak olan Hollandalının etrafındaki onlarca kişi ise bu etkinliğin kusursuz geçmesi için çalışıyor.

Gece boyunca farklı sahnelerde Vini Vici, MaRLo, Estiva, Giuseppe Ottaviani, Allen Watts, WHITENO1SE, Dezza, Ruben de Ronde, Luke Bond gibi isimlerin sahne alacağı etkinliğin ana sahnesini Armin van Buuren'in özel setinden sonra Estiva alıyor. Progressive trance ve tekno seslerini harmanladığı setiyle olağanüstü bir set çıkaran Estiva'dan sonra sahneyi Cosmic Gate alıyor. Cosmic Gate'in hemen ardından ise yıllar sonra ASOT'a dönüş yapan Above & Beyond var. Setleri sonrasında Cosmic Gate ile röportaj yapıp ana sahneye dönerken, Above & Beyond'un seti başlamadan önce ana sahnenin kapasitesinin dolduğunu ve dışarıda müzikseverlerin girmek için uzun kuyruklar oluşturduğunu görüyoruz.

Above & Beyond setini bitirdiğinde ise heyecan doruğa ulaşıyor. ASOT 900'ün ana figürü Armin van Buuren sahneye çıktığında oluşan heyecan dalgası üst seviyede. Gecenin en büyük sürprizi ise Hollandalının setinde Above & Beyond'u tekrar sahneye davet edip ortak çalışmaları olan "Show Me Love"ın prömiyerini yapmaları oluyor. Bu çalışma trance müziğin belki de en büyük ismi olarak anılan Armin van Buuren ve Above & Beyond arasındaki ilk ortak çalışma olarak da tarihe geçiyor.

Armin'in setini yarıda bırakıp Above & Beyond ile yapacağımız röportaja doğru yol alırken ana sahneye girmek için bekleyen kalabalığın iyice arttığını görüyoruz. Ancak görünen o ki içerideki kalabalık hiç azalacak gibi durmuyor. Röportaj sonrası büyüsel enerjisi ile PSY sahnesinde Astrix'i dinliyoruz. PSY sahnesinde çok fazla durmadan potansiyel yeteneklerin yer aldığı "1000 Yolunda" sahnesinde KhoMha'yı dinleme fırsatını da yakalıyoruz.

Geceye Who is Afraid of 138?! sahnesinde Giuseppe Ottaviani ile devam edip daha sonrasında tekrardan ana sahneye Armin van Buuren'i dinlemek için dönüyoruz. Saat 3'e kadar devam eden performansıyla unutulmaz anlar yaşatıyor Armada'nın patronu. Bu set sonrası Jaarbeurs'tan ayrılıp sabah 5'teki trenimiz ile Utrecht'te hiç kalmadan Amsterdam'a dönüyoruz. Otelimize ulaşıp bavullarımızı toparlamamız için birkaç saatimiz var. Amsterdam-İstanbul uçuşunda rahat bir uyku çekmek umuduyla bavulumuzu yarı kapalı gözlerle yapıp havaalanına doğru geçiyoruz. Damağımızda hala ASOT 900'ün tadı kalmışken İstanbul için geri dönüş yolculuğu çoktan başlamış oluyor bile...

Son olarak 9 Mart'ta Madrid'deki müzikseverlerle buluşan ASOT 900 serisinin netleşmiş durumda olan 4 etkinliği daha olacak. ASOT 900 sırasıyla Miami (31 Mart - Ultra), Kiev (22 Haziran), Kaliforniya Bay Area (29 Haziran) ve Boom (28 Temmuz - Tomorrowland) kentlerine uğrayacak. Daha fazla bilgiye bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.