Cosmic Boys: ‘Tutkumuzun izinden gitmek gerçek bir mutluluk kaynağı’

E-posta listemize katılarak en güncel içeriklerden ve ayrıcalıklardan haberdar olun.

Techno, minimal ve electro müziğin bileşimi olan Cosmic Boys nasıl ortaya çıktı? Sesler nasıl birleşti? Hangi yollarla birbirinize ilham veriyor ve aydınlatıyorsunuz?

Cosmic Boys projesi 10 yıl önce doğdu ama ondan önce birbirimizi tanıyorduk. Seb, o aralar Scander plak şirketini yönetiyordu ve Gaby, o plak şirketinden piyasaya çıkan bir prodüktördü. Aynı bölgede yaşıyorduk. Bir süre çalışma, bağlantı ve birkaç uzun parti gecesinden sonra bir dostluk doğdu ve birlikte bir parçaya başlamaya karar verdik. O zamandan beri birlikte çalışmayı hiç bırakmadık!

2018'den beri teknoya yöneliyorsunuz. Bu yönelim nasıl gelişti?

Çok doğal ilerledi. Aslında bir prodüktör olarak yaşlandıkça, daha deneyimli olduğunuzda, ruh haliniz, duyarlılığınız değişiyor ve minimal'den techno'ya sert biçimde değişmeyi beklemiyorduk. Çok ilerici bir değişim ve yeniden düzenleme dönemi olmuştu. Açık bir örnek olarak, etikette parça yayımlamadan bir yıl önce Legend adlı markamızı oluşturduk. Nereye gitmek istediğimizi bilmek için zaman ayırmamız ve ileri geri gitmememiz önemliydi. Biz hala minimal'i çok seviyoruz ve projemizi başından beri takip eden insanlar bizi bunun için tanıyor, bu yüzden zaman zaman, oynadığımız yere göre biraz minimal sularda gezinmeye devam ediyoruz, her yerde değil ama oluyor!

Sebastien'in Pad by Gaby ile senkronize bir karışımını ele alırsak benzersiz bir eşgüdüme sahipsiniz. Her canlı set farklıdır. Ekip olarak prodüksiyon süreçlerinden bizi stüdyoya ve sahne arkasına götürür müsünüz? Sürecin olmazsa olmazı nedir?

Evet, aslında yapılandırmamız birbirinin beklentileriyle mükemmel bir şekilde eşleşiyor. Kariyerimizin başında plak çalardık, sonra CDJ'lere geçtik, çünkü büyük bir çanta dolusu plak ile seyahat etmekten daha kolaydı! Bir tür b2b set çalardık, 2 parça çalarak ilerleyerek. Son derece sıkıcıydı çünkü aslında birlikte değil birbiri ardına çalıyorduk. O zaman Richie Hawtin ve Dubfire'ı keşfettik, denedik ve ortaya çıkan şeyi çok sevdik. Artık her performansta rolümüz çok net ve her birimiz set boyunca aktifiz, loop'larla haşır neşir olmayı seviyor, her performansta benzersiz ve yeni bir şey yaratmak için efektif hareket ediyoruz. Müzik üretimi tarafında her zaman birlikte çalışıyoruz. Bu bir sinerji. Stüdyomuzun hemen yakınında yaşıyoruz ve her gün çalışıyoruz! Günün ilhamına göre çalışıyoruz, bazı günler diğerlerinden daha yaratıcı ama süreç neredeyse her seferinde aynı. Önce, bizim için temel nokta olan groove'u yaratmak için kick-bass, sonra davullar, sonra synth'ler. Bazen dışarıdayken kafamıza bir melodi gelir, kumsalda olduğu gibi (evet, sahilden 10 dakika uzakta yaşıyoruz!) ve sonra doğrudan geri dönüp doğrudan stüdyoda test aşamasına geçiyoruz!

'Little Hero' 15 Eylül'de Klaudia Gawlas, Beico, Stoked ve Marie Vaunt'ın remiksleriyle çıktı. Bu çalışmanın arkasındaki ilham nedir? Bizi acid öğelerin yoğunlukta olduğu çalışmanın yaratıcı sürecine götürebilir misiniz?

Her şey geçen yaz Fransa'da Manuele, T78 ile tanışmamızla başladı. Aynı şovda çalıyorduk, aramızda güçlü bir bağ oluştu ve birbirimizi takdir ettik. Sonra bir iş birliği fikri ortaya çıktı! Evrenlerimizi birleştirmenin gerçek bir iş birliği ile sonuçlanabileceğini düşündük! Bu yüzden önce fikir ve taslakları paylaştık ve birkaç fikir alışverişinden sonra 'Little Hero' ortaya çıktı ve bu parçayla oldukça gurur duyduğumuzu söylemeliyiz! O halde neden onu farklı iş birlikleri olan bir kısaçalar albüm olarak değil, remixer'lar, sevdiğimiz sanatçılar ve gerçek kalitede şeyler üreten bir grup arkadaşımızla birlikte bir tekli olarak yayınlamaya karar verdik. Herkesin dinlerken zevk duymasını umuyoruz!

Drumcode tarafından 2022'nin sonunda çıkacak olan derleme albüm 'A-Sides' hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyoruz. Burada uzanan yoldaki deneyiminiz nasıldı?

Evet, bundan yavaş yavaş söz ettiğimiz için bu biraz özel bir haber ve kariyerimizde bu yeni adımı atmayı sabırsızlıkla bekliyoruz! Drumcode'da görünür olmak, yapılacaklar listemizdeydi ve bunu şimdi düzeltmiş olmaktan gerçekten gurur duyuyoruz! Adam'a bir süredir demo çalışmalarımızı gönderiyorduk ve bu yılın başlarında Terminal M'de yayımlandıktan sonra, Drumcode ile mükemmel bir şekilde eşleşeceğini hissettiğimiz bir parça ürettik. Adam'a gönderdik ve Enrico Sangiuliano ile yaptığı b2b sırasında Exit Festival'daki seti dahil birçok yerde çokça çaldı. Bundan birkaç gün sonra ekibimizle bir toplantıdaydık ve plak şirketinden onay aldık! Kutlama tahmin edebileceğiniz gibi oldukça büyüktü!

Bu parça çok özel çünkü her çaldığımızda kalabalığın geri bildirimi gerçek değil, bunun çıkması için gerçekten sabırsız hissediyoruz! Kasım ayına iple çekiyoruz.

Biraz da dünya turundan bahsedelim. Unutulmaz anlarınızdan ve deneyimlerinizden paylaşabileceğiniz öne çıkan detaylar var mı?

Dünyayı dolaşabilmek, mutlu insanlar için çalmak inanılmaz bir şans. Arkasında elbette yapılacak çok iş var ve çoğu insan, dünyanın sıra dışı yerlerine seyahat ederken çektiğimiz fotoğrafları paylaştığımızda, müzik yapmak için stüdyoda saatler harcadığımızı unutabiliyor. Yakın zamanda Kanada'daydık ve Niagara Şelaleleri'ni görme şansımız oldu ve tabii ki orada iki şovda çaldık. Eylül ve ekim aylarında Güney Amerika programımız bir yandan devam ediyor olacak, ayrıca ekim ve kasım aylarında Avustralya, Yeni Zelanda ve Yeni Kaledonya'ya, aralık ayında da Hindistan'a seyahat ediyoruz… Gelecek yıl Güney Afrika ve daha pek çok performansı dört gözle bekliyoruz.

Ama geçen onca yıldan sonra tutkumuzun izinden gitmek, gerçek bir mutluluk kaynağı. Doğa tutkunları olarak gittiğimiz her yeri ziyaret etmeyi, dünyayı tanımayı ve yeni yerler keşfetmeyi de ayrıca çok seviyoruz; bu, bir nevi çocuk gibi kalmamızı sağlıyor!

Dinleyicileriniz, 30 Eylül'de İstanbul Suma Han'da ve 1 Ekim'de The Q'da armonik ve kozmik bir sahne deneyimine tanık olacak. Türkiye'de tanık olduğunuz enerjiyi nasıl tanımlarsınız? Dinleyici kitlenizle bizim aracılığımızla ne paylaşmak istersiniz?

Türkiye çok güzel bir ülke. Daha önce birkaç kez orada bulunmuştuk ve her zaman kalabalığın sinerjisini sevdik. İnsanların müzik konusunda gerçekten duyarlı olduklarını ve gerçek bir yeraltı kültürüne sahip olduklarını derinden hissediyoruz. Pandemi öncesinden beri geri dönemediğimiz için bu ayın sonunu sabırsızlıkla bekliyoruz, bu yüzden setimiz, yakın gelecekte çıkacak çalışmalarımızla dolu olacak ve orada olmak için sabırsızlanıyoruz!

༺༻

Cosmic Boys'un çeşitli sanatçılardan remiksler içeren son çalışması "Little Hero"dan kesitleri aşağıda dinleyebilir, çalışmaların tümünü buradan edinebilirsiniz. İkilinin 30 Eylül ve 1 Ekim'deki şovlarının biletlerine ise aşağıdaki bağlantıları takip ederek erişebilirsiniz.

Cosmic Boys, İstanbul (30 Eylül, Cuma)
Cosmic Boys, Ankara (1 Ekim, Cumartesi)