Ara Menü
Ana Sayfa En Son Haberler Menü
Sanatçılar

Fred Lenix: ‘Müziğe olan ihtiyaç ve sevgi hiçbir zaman bitmez’

Brezilya'dan Türkiye'ye uzanan bir başarı hikâyesi...

  • RÖPORTAJ: ONUR ATEŞ
  • 27 Ekim 2020

E-posta listemize katılarak en güncel içeriklerden ve ayrıcalıklardan haberdar olun.

Çalışmalarını Türkiye'de sürdüren Brezilya asıllı DJ/prodüktör Fred Lenix, eşine nadir rastlanan hızda yükseliş gösteren sanatçılardan biri. 2019 yılında Maceo Plex'in plak şirketi Ellum Audio'dan çıkardığı çalışmasıyla dikkatleri üzerine çeken Fred Lenix, kısa zamanda Maceo Plex'in yanı sıra Odd Oswald, Wehbba, Rodriguez Jr, Furcoat ve Stephan Barnem gibi birçok isimden destek almaya başladı. Başarılı sanatçı son olarak "Quantum Mechanics" kısaçalarıyla adından söz ettirmeyi bildi. Radio Slave, Olivier Giacomotto ve Procombo'nun remiksleriyle birlikte müzikseverlerle buluşan çalışma, Procombo'nun kurucusu olduğu RX Recordings'den çıktı. Fred Lenix ile elektronik müziğe olan tutkusundaki ilham kaynaklarını, Brezilya'dan Türkiye'ye geliş hikâyesini, Ankara'yı, son çalışması "Quantum Mechanics"i ve gelecek projelerini konuştuk.

Dans müziğine olan tutkunuz nasıl başladı? Bildiğimiz kadarıyla aile yakınlarınızdan biri de DJ ve prodüktör aynı zamanda. Sizi bu yolda bir kariyer oluşturmaya iten ilham kaynaklarınızdan bahseder misiniz?

Dayım Maicon (Kidcult/Charcott) 90'ların başında Brezilya/Sao Paulo'da underground kulüplerde çalmaya başladı. O zamanlar odamı dayım, teyzem ve annemle paylaşıyordum. Dayımın da odanın bir köşesinde plakçalarları, plakları aynı zamanda prodüksiyon için kullandığı bilgisayarı dururdu. Odanın çoğunu onlar kaplardı zaten. Evimizin bodrum katını ise hafta sonları DJ arkadaşlarıyla b2b çaldığı, saatlerce arkadaşlarına partiler verdiği bir underground kulüp haline çevirmişti. Hafta sonları çaldığı için prodüksiyonlarını hafta içleri yapardı. Aynı odada olduğumuz için uyumaya çalışırken kulaklığından sızan sesleri duyardım. Hafta sonları ise odamın hemen altındaki Basement Club'dan da sızan basları dün gibi hatırlıyorum. Elektronik müziğe olan tutkum böyle başladı.

2019 yılında Ellum Audio'dan yayımladığınız, ölüm ve hayat gibi temaları işlediğiniz "Out Of Rail" kısaçalarınızla etkili bir çıkışa imza atmıştınız. Sektöre dikkat çekici büyük bir adım atmanızı sağlayan bu çalışmanın arka planından bahseder misiniz?

Dayımın evdeki partilerine zaman zaman girmeme izin verirlerdi. 2000'li yıllarda çaldığı birçok plak arasında Mariel Ito ve Maetrik de bulunuyordu. Zamanla sorular sormaya başladım ve sanatçılar ve parçalarına daha çok aşina olmaya başladım. Dürüst olmak gerekirse dans müziğinde ilerlemeyi bir kariyer haline getireceğimi hiç düşünmemiştim, ama olursa da bir gün parçalarımı imzalamak istediğim sanatçılar arasında Mariel Ito/Maetrik yer alıyordu. Bu yüzden de 2018'de Ellum'la imzalayıp 2019'da çıkan “Out Of Rail” EP'min gerçekten de bende ayrı bir yeri var. 2018'de demolarımı attım ve Maceo’nun ilgisini çekti. Bir hafta geçmeden de beni imzalamak istediğini yazmıştı.

Parçaları yaptığım zamanlar birkaç sorunum vardı, kafam karışık bir halde idi. Hayranı olduğum “Donnie Darko” filminde terimler olan "Manipulated Dead & Living" parçalarını da o ruh halinde yaptım. “Manipulated Living” break beat bir parça. Umut ve kaygı hislerini aynı zamanda uyandıran ve yaylılarıyla bunu başaran bir parça iken “Dead”i ise daha soğuk bir şekilde bunu yansıtmak için yaptım. Aynı EP'de kendileri ile zıtlaşan ama aynı zamanda ortak noktalarının çok olduğu iki parça, tıpkı ölüm ve hayat gibi.

Yaşamınıza Ankara'da devam ettiğinizi biliyoruz. Brezilya'dan Türkiye'ye gelişiniz nasıl oldu?

“Single Parent” olan annem 2000 yılında Türk biriyle tanıştı. Yıllar boyu süren ilişkilerinden sonra evlendiler ve biz de annemle Türkiye’ye taşındık. Kendisi şu an üvey babam ama sanki hep babam o olmuş gibi hissediyorum.

Türkiye ve Ankara'yla ilgili en çok neleri seviyorsunuz?

Hayatımın yarısından çoğu Türkiye'de geçti. Bu yüzden de Ankara ve Türkiye'ye evim diyorum. Türk yemeklerini gerçekten çok sevdim. Brezilya'ya gittiğimde her gün buranın bir yemeğini canım çekmiyor değil.

Kültürel olarak Brezilya'yla çok ortak noktası var. Fakat en büyük farkının gündelik hayattaki güvenlik olduğunu söyleyebilirim. Brezilya maalesef hâlâ tehlikeli bir yer. Ne kadar güzel bir ülke olsa da gündelik yaşantınızda zaman zaman güvenliğiniz için endişe ettiğiniz zamanlar oluyor, bu göz arda edilemez bir gerçeği. Ankara Sao Paulo'ya kıyasla çok daha güvenli, evinizden çıktığınızda veya bir aile ferdi bir yere gittiğinde sağ salim geri döneceğini bilmek ayrı bir duygu. En çok Ankara'nın bu yönünü sevdim diyebilirim.

Son müzik çalışmanız "Quantum Mechanics"i Türkiye'nin genç ve enerjik plak şirketlerinden RX Recordings'den çıkardınız. Çalışmada Radio Slave, Olivier Giacomotto ve Procombo'nun da remiksleri bulunuyor. Bu çalışmanız hakkındaki hisleriniz nasıl ve şimdiye kadar nasıl geri dönüşler aldınız?

Türkiye'nin genç ve hızla yükselen plak şirketlerinden RX Recordings'le imzalamak ve parçalarımı yayınlamaktan çok mutluyum. Yurt dışında yaptığım işlerden sonra yaşadığım ülke Türkiye'de kaliteli bir oluşumun parçası olmak gurur verici. Radio Slave, imzası olarak bildiğimiz hipnotik tarzıyla bir remiks ortaya koydu. Olivier Giacomotto çarpıcı bass dizisi ile sürükleyici, kulüp ortamı için birebir bir düzenleme yaptı. Plak şirketinin kurucusu Procombo ise orijinalime enerjik ve heyecan uyandırıcı bir yorum katarak kendi benliğini gösterdi. EP'ye aldığım destekler ve olumlu geri bildirimler beni memnun ediyor.

Koronavirüs pandemisi herkesi belirsiz bir ortamla karşı karşıya bıraktı. Küresel anlamda sektörün geleceği ile ilgili umut taşıyor musunuz?

Pandeminin başında ben dahil herkes ister istemez bir belirsizliğin içine girmiş olsa da ben geleceği umutlu görüyorum. Küresel çapta kulüpler, festivaller, sanatçılar derin yaralar almış olsa da herkesin bu işi tutkuyla yaptığını biliyorum. Müziğe olan ihtiyaç ve sevgi hiçbir zaman bitmez, bu yüzden bir şekilde her şeyin yoluna gireceğine inanıyorum.

Fred Lenix için sırada neler var? Yakın gelecekte müzikseverlerle paylaşacağınız yeni projeleriniz var mı?

Yakın zamanda Maceo Plex’in kurucusu olduğu Ellum Audio'dan çıkacak olan “Slave Machines” adlı bir parçam var. Maceo Plex ve Solomun gibi isimlerin setlerinde 2019'un sonundan beri yer alan parçada kendi vokalim de bulunuyor.

Şu anda çalıştığım ve açıklamak için sabırsızlandığım yeni projelerim de geliyor fakat detayları şu an için gizli tutmayı tercih ediyorum.

Fred Lenix'in Radio Slave, Olivier Giacomotto ve Procombo'nun remikslerini de içeren ve RX Recordings'den çıkan "Quantum Mechanics" kısaçalarını aşağıda dinleyebilirsiniz.

Sonraki Sayfa
Yükleniyor...
Yükleniyor...