Marc Barceló ve Dani Koala ile Dskonnect'in 20. yılı üzerine
Barcelona merkezli booking ajansının kurucuları ile 20. yıl kutlamaları kapsamında MDPRO sunumuyla 30 Eylül'de Klein Phönix'teki etkinlikleri öncesi sohbet etme fırsatı yakaladık
Elektronik müzik sektöründe 20 yıl boyunca yetenekleri desteklemek ve tanıtmak konusunda geriye dönüp bakmak nasıl hissettiriyor?
Marc: Gerçekten bu harika bir şey. Bazen durup uzaktan bakmadığınızda, geçmişte yaptıklarınızın farkında olmuyorsunuz.
Geçen hafta, yıllar içinde her şeyin nasıl geliştiğini, verdiğimiz önemli kararları, sadece ikimizin evden çalışmaya başladığından bu yana olan tüm değişiklikleri düşünürken başladığımız an aklımıza geldi ve gözlerim doldu.
Sırrımız, şirketimizin en güçlü yanının, ortağım Dani ile olan ilişkimiz ve gerektiğinde birbirimizi tamamlamamız ve ikimizin de yaptığımız işe olan sevgisi ve tutkusu. Bu 20 yıl boyunca yarattığımız ve geliştirdiğimiz şeyin önemli olduğunu düşünüyorum.
Dani: Bugüne kadar yaptıklarımızla gurur duyuyoruz. Geriye baktığımızda, hakkında kitap yazabileceğimiz anılar ve duygular var.
Ajansınızın kurulduğu zamandan bu yana dans müziği çevresi nasıl evrildi ve bu değişikliklere nasıl uyum sağladınız?
Marc: Sahnede birçok farklı müzik tarzı var, biz her zaman yeraltı müziğine yakın olduk. Hard techno ve drum n bass rave’leriyle başladık, ardından tüm house ve techno'yu etkileyen minimal çağı geldi. Schranz bir zamanlar çok popülerdi ve birçok techno etkinliğini değiştirdi.
Şu anda yüksek tempolu techno’da da benzer bir şey oluyor. Pandemi sırasında ve sonrasında doğdu, ancak son zamanlarda tekrar değişime uğramaya devam ediyor.
"Klasik house" ve "klasik techno" her zaman olacak, gerisi gelip geçen akımlar. Ancak, endüstriye şekil veriyorlar, bu nedenle hepimizin değişiklikleri anlamaya ve görmeye çalışması gerekiyor. Bu değişiklikleri herkesten önce tespit ederseniz daha iyi tabi ki.
Dani: 2003'te Dskonnect’teki çalışmalarımızı başlattığımızda, bir DJ için ana değerler, özellikle dijitalleşme henüz her yere egemen olmadığında sahnedeki beceriler ve karizmaydı. Sahne küçüktü, yeraltı kültürünün ve müziğin kendisine odaklıydı. O zamandan beri çok şey değişti, yeraltı tarzı patlama yaşadı ve sanatçılar daha büyük kitleler için çalmaya başladı. Daha fazla festival sahnesi bu seslere odaklanıyordu ve sanatçıların sahnelerdeki konumlandırma biçimi tartışmaları yaygın hale geldi. Bence tüm bu koşullar, DJ’ler için gerçek değerlerden ve prensiplerden bir tür uzaklaşmayı beraberinde getirdi ve sahneler daha az otantik hale geldi. Tüm sosyal medya, pazarlama, promosyon ve bir DJ setinin süslemeler, görseller, büyük ekranlar gibi ek yönleri, konserleri EDM veya rock şovlarına daha yakın bir şeye dönüştürdü... Ve birçok sanatçının stilini veya kimliğini mevcut trendlere uyacak şekilde ayarlamalarını zorunlu kıldı. Ama kendi yaptığınız şeyin yolunda ilerlemek de bir seçenek; pazardaki değişikliklere uyum sağlamamız gerektiği açık olsa da kendiniz olmak önem taşıyor.
Geçen 20 yıl boyunca, Dskonnect için önemli bir an ya da hangi sanatçılar veya iş birlikleri öne çıkıyor?
Marc: Maceo Plex ile çalışmak kariyerimizde önemli bir nokta oldu ve olmaya devam ediyor. Onunla Maetrik olduğu dönemde çalışmaya başladık. Ortağım Dani, Maceo Plex'in ilk 7 yılında onun menajerliğini üstlendi, çok şey öğrendik.
Benim için 20 yıl önce en sevdiğim prodüktör olan Kevin Yost için çalışmaya başlamak da büyük bir eşikti, kahramanlarınız için çalışmaktan daha mutlu olamazsınız.
Son 6 yıl boyunca Giorgia Angiuli için çalışarak, böylesine yetenekli ve yaratıcı bir zihinle çalışarak başka bir paralel evren keşfettik.
Raxon, şimdi kadromuzdaki en büyük isimlerden biri, ayrıca en iyi arkadaşlarımızdan biri, bir aileyiz.
Ash ile çalışmak en ilginç iş birliklerinden biriydi, pandemi sırasında çalışmaya başladık ve beraber Türkiye'de turneye çıktık, son derece yetenekli ve harika bir insan, başarısını dünyada ve özellikle Türkiye'de görmekten mutluyuz.
Dani: Ben de 2003'teki ilk kadromuzda da olan Shall Ocin'i eklemek istiyorum... Şu anda en yakın arkadaşlarımdan biri olan ve yükselen bir yetenek olan NO_IP’nin de ismini geçirmeden olmaz. İkisinin de insan ve arkadaşlık yanı, prodüktör ve DJ yanlarına eklenen çok büyük değerler.
Ve bizimle birlikte techno sanatçılarına odaklanan bir kadro için yeni bir ajans markası olan X/ACT Bookings’i kurduğumuz Shlomi Aber.
Sürekli evrilen bir endüstride, ajansınız için hangi temel değerler veya ilkeler aynı kaldı?
Marc: Bu gerçekten özel bir iş. Bir sanatçıyı temsil ediyorsunuz, onun için en iyisini yapıyorsunuz. Aynı zamanda müşteriniz de organizatör. Ona hizmet vermek gerçekten önemli. Sanatçının ve organizatörün ihtiyaçları arasında doğru bir denge kurmak bizim için her zaman öncelikli.
Her booking süreci farklıdır; her sanatçı, her şehir, her gece farklı. Oyunu doğru oynamalısınız ki herkes mutlu olsun.
Dani: Diğer bir anahtar nokta nokta da inançlarımıza olan güvenimiz ve bağlılığımız. Her yeni trendde yaklaşımınızı sorgulamaya başlarsanız öne çıkamazsınız. Rüzgar bize karşı olduğunda bile pozisyonumuzda kararlı kaldık. Eğer yaptığınıza güveniyorsanız, başkalarının ne yaptığını takip etmenize gerek yok. Bu mesajı, temsil ettiğimiz birçok sanatçıyla paylaştım ve bazıları bu zihniyetin önemini yıllar sonra bile teyit etti.
Ajansın ilk günlerinden bugün hala sizi etkileyen unutulmaz bir anı veya dönüm noktasını paylaşabilir misiniz?
Marc: Şimdiki iş ortağım Dani’yle ilk kez Valencia'da küçük bir elektronik müzik dergisi için çalışırken tanışmıştık. Derginin yıl dönümünde bizi yan yana oturttular ve saatlerce konuştuk. İlk günden itibaren her gün telefonla bir saatten fazla konuşuyorduk ve işte buradayız... Bu işi gerçekleştirmek için hala saatlerce konuşuyoruz.
Dani: Benim için bir diğer dönüm noktası, Maceo’nun Pacha Ibiza'daki Mosaic residency programının organizasyonunu iki yaz boyunca üstlendiğim zamandı. Bu çalışma beni o dönem ajansın direksiyonunu Marc'a bırakmaya zorladı... Bu harika bir süreçti çünkü o andan itibaren ajanstaki herkes elinden gelenin en iyisini ortaya koymaya başladı ve yeteneklerini kanıtladı.
20. yıl dönümü ekip için ne ifade ediyor ve ileriye dönük hedeflerinizi nasıl şekillendiriyor?
Marc & Dani: Bu gerçekten önemli bir başarı ve önemli bir kırılma noktası. Ajansın kendi plak şirketini kurma fikrini birçok kez paylaştık ama doğru zaman olmadığını her seferinde anladık. Geçmişte birçok plak şirketi gördük, hatta iki tanesinde çalıştık, bu büyük bir yatırım, para, zaman, emek ve enerji gerektiriyor.
Bunun mantıklı bir adım olması için tüm projeye gerçekten bağlı olması gerekiyordu. Ajansın 20. yıl dönümünün doğru bir zamanlama olduğuma karar verdik. Kadromuzu oluşturan çekirdek isimlerin, aynı zamanda en yakın dostlarımızdan oluşan bir grup olduğunu fark ettik. Projeyi başlattığımızda, daha önce görmediğimiz bir destek alacağını biliyorduk. Yalnızca plak şirketi kuruluşu duyurmaktansa, 20. yılı sanatçılarınızla ve iş birliği yaptığınız organizatörlerle işin içine plak şirketinin tanıtımını katarak kutlamaktan daha iyi bir yol yok.
Ayrıca, markamıza yatırım yapmaya önceleri pek odaklanmıyorduk, şimdi tam zamanı olduğunu düşünüyoruz.
Dans müziğinin bir sonraki devinimini şekillendireceğine inandığınız yükselen sanatçılar hakkında bilgi verebilir misiniz?
Marc & Dani: Tabii ki, üzerinde çalışmaya başladığımız 2 net fikrimiz var:
Barcelona'dan genç bir yetenek NO_IP. Zaten Clash Lion (Shall Ocin, TERR & Daniel Watts etiketi), Sincopat (Affkt etiketi), Dust & Blood (Damon Jee etiketi) için parçalar çıkardı. Gerçekten yetenekli bir prodüktör ve harika bir DJ. DSK 001 kataloğunda şarkı çıkardı ve 30 Eylül Cumartesi Klein Phönix'te çalacak, onu kaçırmamanız gerek.
Şu an İbiza merkezli Litvanyalı Greta Levska da bir diğer odaklandığımız isim. Her Pazartesi Amnesia'da ve bazen de Pazar günleri orada Pyramid etkinliklerinde çalıyor. Poker Flat, Get Physical Music gibi üst seviye müzik şirketlerinde müzik projeleri yer alıyor ve umuyoruz ki gelecek yıl plak şirketimiz için şarkı çıkarır. Ono dikkatle takip edilmesi gereken bir figür olarak görüyoruz.
30 Eylül’de, Dskonnect’in 20. yıl dönümü partisi Klein Phönix'te gerçekleşecek. Bu etkinlik hakkında bize ne söyleyebilirsiniz?
Marc: Plak şirketimizin gösterisiyle 20. yılımızı orada kutlamak inanılmaz.
Klein Phönix'te bunu yapmaktan gerçekten çok mutluyuz, bizim için dürüstçe dünyanın en iyi kulüplerinden biri.
Orkun Bozdemir'le, Hemi ile ve gecenin organizatörü MDPRO ile güzel bir ilişkimiz var, bu yüzden orada evimizdeymişiz gibi hissedeceğiz.
Dani: DSK 06 kataloğunda yakın bir süre önce parça çıkaran Fedele, Türkiye'deki takipçilerinin karşısına canlı performansıyla çıkmaya hazırlanan Giorgia Angiuli ve DSK Records tarzının sıkı elçileri Raxon ile NO_IP; hem ajansın hem de plak şirketinin güçlü temsilcileri olması bakımından bu etkinlik için düşünülebilecek en iyi isimlerdi.
Marc: Bu projeye başladığımızda, projenin bir parçası, belki de en önemli parçası, 20. yılımızı dünyanın en iyi kulüp ve festivallerinde kutlamaktı. Plak şirketini hayata geçirdiğimizde, showcase fikri ile kulüplerle iletişime geçmeye başlamıştık ama ilk anda kimse ilgilenmedi.
Organizatörler, diğer kulüplerde gördükleri şeyleri programına almak istiyor genellikle, bir işi ilk yapan olmak istemiyorlar. Ama gayretlerimiz sonucunda Sonar sırasında Barcelona'daki Nitsa'da bir showcase yapmayı başardık, ADE günlerinde The Other Side kulübünde yine ilgi çekici bir kadro ile Amsterdam'da olacağız, bazı diğer şehirlerin kulüpleriyle de ayrıca konuşma halindeyiz.
Dskonnect’in 20 yılı kutlamaları, ajansın 20 yılının bir geceye sığdırılmış derlemesi gibi. Bize katılmak isteyenleri 30 Eylül Cumartesi Klein Phönix'e davet ediyoruz, harika bir gece olacak.
༺༻
Dskonnect'in 20. yıl kutlama etkinliği, 30 Eylül Cumartesi günü MDPRO sunumuyla Giorgia Angiuli, Fedele, NO_IP ve Raxon'un katılımıyla Klein Phönix'te gerçekleşecek. Etkinlik biletleri için aşağıdaki linki takip edebilirsiniz.