Sanatçılar
Artche: ‘Yoğun bir dönem beni bekliyor’
Felix Kröcher'in 'I Am The Night' parçasına yaptığı remiksle dikkatleri üzerine çeken Artche ile sohbet etme fırsatı yakaladık
E-posta listemize katılarak en güncel içeriklerden ve ayrıcalıklardan haberdar olun.
2018 yılında Eric Prydz'in plak şirketi Pryda Presents'ten çıkan Cristoph ile ortak çalışmasından bu yana dikkatleri istikrarlı şekilde üzerine çeken Artche ile sohbet etme fırsatı yakaladık. Yoğun bir döneme girmeye hazırlanan sanatçı, kariyerinin başlangıcından müzik üretimindeki bakış açısına, pandemide tecrübe ettiklerinden son dönemdeki çalışmalarına uzanan konularda sorularımızı yanıtladı.
Artche’nin dans müziğindeki yolculuğu nasıl başladı?
Kendimi bildim bileli dans müziğine ilgiliydim. Çocukluk yıllarında Stanton pikap alıp DJ’liğe merak sarmaya ve ileride kendi müziğimi yapmanın yollarını aramaya başlamıştım. Sanırım ilk önce DJ’likten başlayarak müzik yapımlarının yapısını kavramak, hangi elementlerin bir parçayı muhteşem yapabildiğini çözümlemek benim açımdan kolaylaştı ve sonrasında serüvenim doğal olarak kendi müziğimi ürettiğim noktaya evrildi. İlk önce Fruity Loops üzerinde çalışıyordum, daha sonra şu an kullanmakta olduğum Logic ve Ableton üzerinde çalışmaya başladım.
2018 yılındaki çıkış parçanız, Eric Prydz’in plak şirketi Pryda Presents’ten çıkan ve Cristoph ile ortak çalışma ürününüz olan bir yapımdı. Kariyerinizdeki bu etkileyici başlangıcın arka planını biraz anlatabilir misiniz?
Her ikimiz de Newcastle’da ikamet ettiğimiz için ortak bir arkadaşımız vasıtasıyla tanıştık. Birlikte pek çok müzik projesi üzerinde çalışmaya başladık, ‘Voice Of Silence’ bu çalışmaların bir ürünüydü. Sonrasında Eric Prydz’e gönderdik, parçayı beğendi ve Pryda Presents için imzaladık. Harika bir şeydi, elektronik müziğe ilgi duyduğum günden beri kendisinin büyük hayranıyım.
Deep house’tan techno’ya uzanan eklektik bir tarzınız var. Bir müzisyen olarak farklı stillerden beslenmenin önemi ne sizce?
Konu müzik üretimi olunca, açık fikirli olmayı gerçekten önemli buluyorum. Müzikte çok farklı çeşitlilikte türlere ilgi duyan biriyim şahsen ve çoğu zaman alışılageldik tarzımın dışındaki türlerden de aklıma yeni fikirler geliyor. Ancak kendi parçalarımda kullandığım vokallerim de dahil olmak üzere tüm bu elementlerin uyum içinde bir bütünlük oluşturmasına dikkat ediyorum.
Müzik üretirken nelerden ilham alıyorsunuz?
Biraz önce de söylediğim gibi, müziğime fikir üretme aşamasındayken çok farklı noktalardan ilham alabiliyorum. 80’lere ait, özellikle new wave müzik eserlerini çok seviyorum; Depeche Mode, New Order ve Human League gibi sanatçıların ortaya çıkardığı işler beni halen etkiliyor. İlham bulduğum tek şey müzik değil, mesela vokal kayıtlarımdaki sözleri yazarken kendi hayat tecrübelerimden faydalanıyorum.
Koronavirüs krizi günlük yaşamınızı, rutinlerinizi ve stüdyo alışkanlıklarınızı ne yönde etkiledi?
COVID başladığından bu yana benim için çok şey değişti. Geçen yılın Nisan ayından beri Manchester’dan büyüdüğüm yer olan Newcastle’a iki kez taşınmak zorunda kalmak benim için en büyük değişim oldu. Olumlu tarafı ise stüdyoda müzik üretmeye daha çok vaktimin kalması oldu. Özlediğim bir diğer şeyse aylardır kapalı kalan spor salonları. Şimdilerde yavaş yavaş ortalığın normalleşmesi ümit verici!
Yakın bir süre önce Felix Kröcher’in “I Am The Night” parçasını remikslediniz. Bu projede yollarınız nasıl kesişti ve Felix Kröcher ile nasıl tanıştınız?
Aynı ajans bünyesinde yer aldığımız GNTN ikilisinden Jan, Felix’in bu parçasını remikslemek istemeyip istemediğimi sormuştu. Felix’in müziğini çok seven biri olarak bu fırsatı hemen değerlendirmek istedim. Orijinal düzenmesini çok beğendiğim bu parça ve yaptığım remiks iyi bir uyum yakaladı ve şu ana kadar gelen olumlu geri bildirimler gerçekten mutluluk verici.
Remiksi hazırlarken size özel anlamda ilham veren bir şey oldu mu?
Orijinal versiyonunu çok beğendiğim parçayla paralel bir hissiyat yaratmak temel amacımdı. Karanlık bir yapısı olan parçanın akor yürüyüşlerinde herhangi bir değişiklik yapmadım ve vokal kayıtlardan da faydalandım. Ortaya çıkardığım remiksin, kendi setlerime de uyan, bir miktar daha hareketli kulüp ortamını anımsatan bir yapısı olduğunu hissediyorum. Kulüpler açıldığında insanların önünde çalmak için sabırsızlanıyorum.
Almanya, Avusturya ve İsviçre bölgesindeki etkinlik programlarınız için bir süre önce MGNFY ile imzaladınız. Bu birliktelik nasıl meydana geldi? Endüstri açısından bu bölgenin önemini nasıl buluyorsunuz?
MGNFY’ın başında bulunan Martin ve ben bir süredir sosyal medyada iletişim halindeydik. Birkaç hafta önce de menajerim, Martin’in bu bölge için beni aralarında görmek istediğini söyledi. Şans eseri menajerim Danny ve Martin de uzun zamandır birbirlerini tanıyorlardı ve gerisi hızlı şekilde gelişti. Spesifik bölgelerdeki nabzı iyi tutan insanlarla birlikte çalışmaya her zaman özen göstermişizdir, MGNFY’ın da vizyonu ortada. Almanya’daki ekosistemi seviyorum ve orada sahne almayı dört gözle bekliyorum. Avusturya ve İsviçre’deki havanın da geri kalır yanı olmadığını hep duyuyorum. Umuyorum tüm bunları çok geçmeden tecrübe etme şansına erişirim.
Artche’nin kişisel kariyerinde bu yıl sırada bekleyen başka hangi projeler var? Biraz detay almamız mümkün mü?
Yeni müzik çalışmalarımın piyasaya çıkışının hazırlıklarıyla yoğun geçen bir dönem beni bekliyor. Fur Coat’un plak şirketi Oddity Records’dan bir kısaslarım yakında çıkacak. İnsanların uzun zamandır beklediği Cristoph ile bir başka ortak çalışmam “Illusions” da sırada bekliyor. Anjunadeep ile imzaladığım bir çalışmam da bu yıl dinleyicilerin beğenisine sunulacak. Sahne programıyla ilgili planlar da eşzamanlı olarak yürüyor. 2 Temmuz’da Newcastle Digital’da çalacağım ve çok heyecanlıyım.
༺༻
Artche'nin bir Felix Kröcher çalışması olan “I Am The Night” için hazırladığı remiksi aşağıda dinleyebilirsiniz.
#Frekans çalma listemizi Spotify'da takip edin.
