Ara Menü
Ana Sayfa En Son Haberler Menü
ÖNE ÇIKANLAR

İçeride fotoğraf çekmeyi yasaklayan 6 kulüp

Kulüpte yaşanan kulüpte kalır

  • MEGAN TOWNSEND
  • 14 Ağustos 2021

E-posta listemize katılarak en güncel içeriklerden ve ayrıcalıklardan haberdar olun.

Kulüpler bir bir açılırken, müzik tutkunları da ritmini olması gereken yerde, dans pistlerinde bulmaya çoktan başladı. Peki kapanma dönemlerinde hiç “çevrede hiçbir fotoğraf makinesinin olmadığı, sadece ânı yaşamaya konsantre olunacak bir kulüp gecesi”nin hayalini hiç kurdunuz mu?

Wildchild’ın “Renegade Master” parçasına geçiş yapan DJ’in telefonunuzdaki o buğulu videosunu gerçekten görmeye ihtiyacımız var mı?

Sayısı giderek artan oranda gece kulübü artık sıkı video/fotoğraf yasaklarını mekânlarında uygulamaya hız veriyor. Bu da telefonunuzu cebinizde saklamanız ya da aksi durumda kulüpten atılma riskini göze almanız anlamına geliyor. Uygulama aslında yeni değil, 2000’li yılların başlarından beri Berlin’deki birçok kulübün hayata geçirdiği bu politikayı zaten bilenler biliyor. Ancak gece hayatında video ve fotoğraf çekimine yer vermeyen yeni bir ilginin de yükselişte olduğunu göz ardı etmek zor.

Gelin içeride çekim yapmayı yasaklayan altı kulübe göz atalım:

FABRIC

fabric’in bu uygulamayı yeni hayata geçirdiğini düşünmeyin. Kulübün kurucularından Cameron Leslie’ye göre ilk olarak 1999’da yasaklanan çekimler, kameraların cep telefonlarına girmesiyle bir süre sonra artık uygulanamaz olmuştu. Yeniden açılma öncesi sosyal medya paylaşımlarında duyuru yapan fabric yetkilileri, “ânda kal, telefonunu unut, gecenin tadını çıkarmaya bak” diyerek tekrar yasaklama getiren kulüplerden biri oldu.

BASSIANI

Tiflis’te yer alan Bassiani, Berlin’e gitmeden Berlin atmosferini en yakından hissetmenizi sağlayan mekânlardan biri. Bu da Berlin’in fotoğraf / video çekimine yönelik tutumunun burada da geçerli olması gerektiği tezini beraberinde getirmiyor değil. Öyle ki, kulübün güvenlik görevlileri, ziyaretçileri telefonlarındaki kameraların üzerini yapışkanlı bir kapatıcıyla kapatarak içeri alıyor. Bassiani, nispeten muhafazakar olan ülkede uzunca bir süredir LGBTQI+ toplulukların kendini evinde hissettiği bir mecra. Gizli Horoom Geceleri’ne katılım sağlayacak olanların pasaportları ve Facebook profilleri, toplumun muhafazakar yapısı nedeniyle önceden incelenerek bir tür profil önizlemesi yapılmaktaydı. Çünkü kulüp geçmişte birçok kez çeşitli sağcı grupların karalama kampanyalarına ve polis şiddetine maruz kaldı ve müzikseverler kulübün yeniden açılması için protesto gösterilerinde bulundu. Bu bağlılığın sebebi ise kulübün ziyaretçi gizliliğine verdiği önem.

ROST

270 gibi oldukça kısıtlı ziyaretçi kapasitesine sahip olmasına rağmen, Glasgow’da yer alan Rost kulübü, bu politikayı uygulayan mecralar arasında yer alan özel bir nokta. Mart 2019’da açılan kulüp, Berlin’in Mitte ve Kreuzberg bölgelerindeki kulüp atmosferini Glasgow’a yansıtma amacıyla kuruldu. Kulüp yöneticilerinden Paul Sweeney, pandemi öncesi Glasgow Live’a verdiği demeçte, “Katılımcılardan fotoğraf çekmemelerini isteyerek girişte telefon kameralarının önünü yapıştırıcı ile kapatıyoruz. Hemen herkes bunu anlayışla karşılıyor” demişti. “Pas” kelimesinin Almancadaki karşılığı olan Rost, duvar tasarımını oksitlenmiş / paslanmış gibi görünecek şekilde yaparak ismiyle iç görünümünü bir anlamda özdeşleştirmiş. AISHA, Nightwave, Oceanic ve KLEFT, şu ana kadar Rost’ta sahne alan sanatçılar arasında öne çıkan isimler.

FOLD

Listedeki ikinci Londra kulübü FOLD. Ağustos 2018’deki açılışından bu yana söz konusu yasağı uyguluyor. Kentin endüstriyel dokusu ile bilinen doğu kısmına yer alan kulüp, girişte herkesten telefonlarının ön ve arka kameralarını yapışkan kapatıcı ile kapatmalarını istiyor.

ARSENAL XXII

Kısa bir süre önce Ukrayna’nın Kiev kentinde açılan ARSENAL XXII de bu politikayı benimseyenler arasında. Kulübün kurucuları, bu tutumlarını “Biz ARSENAL XXII’in herkesin herhangi bir kaygıya kapılmaksızın memnuniyet duygusu içinde dans etmeye geldikleri bir yer olmasını istiyoruz” sözleriyle açıklıyor.

Toplumsal yapı olarak Tiflis ile benzerlik taşıyan Kiev’deki kulüp ekosistemi, rave kültürünü ve partilemeyi hükümetin baskıcı uygulamalarını protesto etmek için etkili şekilde kullanıyor. Çok amaçlı mekânlara sahip olan ARSENAL XXII, eski bir askeri üs alanında kurulmuş.

BERGHAIN (VE BERLİN’DEKİ HEMEN HEMEN BÜTÜN KULÜPLER)

Berghain içinden tıklım tıklım partisever dolu bir görüntüyü hiç görememiş olmamızın sebebi işte bu politika. Berghain’ın görüntü yasağı uygulaması en az kulübün kendisi kadar meşhur. Kreuzberg’deki bu eski enerji santralinin kapı görevlileri, girmeden önce telefonunuzun tüm kameralarını yapıştırıcı ile kapatıyor. Yapışkanı yerinden çıkarıp görüntü almaya yeltenirseniz, anında kendinizi kapının dışında buluyorsunuz. Berghain çok nadiren de olsa iç alanı boşken resmi organizasyonlar ve profesyonel fotoğrafçılar için çekime izin veriyor. Bu nedenle internet ortamında karşılaştığımız bu fotoğrafların sayısı çok çok az. Kulübün sahibi olan Ostgut Ton’un başındaki isimler, bu politikayı “katılımcıların çok hareketli geçen partileme sonrası kendi yüzlerini orada burada görme mahcubiyeti yaşamalarını engellemek” için uyguladığını belirtiyor.

Berghain bu anlamda en meşhur örnek olsa da, Tresor, Ufo, Planet ve Snax Club esasında bu uygulamayı daha önce hayata geçirmişti. “Dans pistinde çekim yok” uygulaması, Berlin’in kulüp ortamı ile eşanlamlı hale gelmiş durumda desek yanılmış olmayız. Amatör çekim yapmaya izin veren kulüp sayısı yok denecek kadar az. Bu uygulama, kulüplerin ruhunu korunaklı kılmak, performans sergileyen sanatçılara ve partiye odaklanmak açısından her geçen gün daha fazla kişi ve sektör temsilcisi arasında benimseniyor.

#Yeraltı çalma listemizi Spotify'da takip edin.

Sonraki Sayfa
Yükleniyor...
Yükleniyor...