Menü
Ana Sayfa En Son Haberler Menü
Sanatçılar

Sian: 'Klasik sesleri ihmal etmeden techno'yu sürekli ileriye taşımaya çalışıyoruz'

Sanatçı 'Corporate Hive Mind' isimli yeni çalışmasını müzikseverlerin beğenisine sundu

  • RÖPORTAJ: ONUR ATEŞ
  • 14 Şubat 2021

Yarı ve tam zamanlı rollerde yaratıcılığınızı işinize yansıtabileceğiniz harika bir ekibe katılmak istiyorsanız bu sayfayı ziyaret edin!

Techno'nun en deneyimli DJ/prodüktörleri arasında yer alan, Octopus Recordings'in kurucusu ve pandemi öncesi üçüncü yılını kutlamaya hazırlanan Octopus Warehouse etkinlik serisinin arkasındaki isim Sian, üç yeni yapımdan oluşan yeni kısaçaları "Corporate Hive Mind" isimli çalışmasını dinleyicileriyle buluşturdu. Techno'nun modern yönüne klasik geçmişini ihmal etmeden ışık tutmayı önemseyen sanatçı sorularımızı yanıtladı.

Sian’ın ardındaki hikâye nedir? Dans müziğindeki kariyeriniz nasıl başladı?

Sian, İrlandaca’da gürültü ve yankı anlamlarına gelen bir sözcük. Başka pek çok anlamı da var. Mesela Budizm’de bir katmandaki varlığı temsil ediyor.

İlk başlarda prodüktör olarak bazı hip-hop sanatçılarına beat’ler yaparak para kazanıyordum. Önde gelen pop müzik sanatçılarıyla da birlikte çalışma fırsatım oldu. 18 yaşımdayken kendi müziklerimi yayımlamaya başladım. Ama bir techno müzisyeni olarak asıl atılımım, Dublin’de U2’nun sahibi olduğu gece kulübü The Kitchen’da resident DJ olmamla başladı.

Uzun bir süre önce plak şirketiniz Octopus Records’ı hayata geçirdiniz ve katalog sayısı 200’e yaklaşıyor. Plak şirketinizin 2021’deki önemli projeleri neler olacak?

Şimdiye kadar Oliver Heldens ve yan projesi HI-LO altında Octopus’tan çıkardığımız birkaç yapımın önemli yansımaları oldu. Bir Twitch kanalı açtık ve buradaki son projemizle HI-LO’nun son parçası “Athena” için bir remiks yarışması düzenledik. Kanalda ayrıca demo dinleme partisi de yaptık, çok eğlenceliydi. Şimdiye kadar çok sayıda harika remiksler gönderildi. Bu, Octopus tarafında 2021’deki büyük projelerden yalnızca biri. Bizi takip eden kitleyi daha da büyütmeyi amaçlıyoruz. Plak şirketi olarak inandığımız sanatçıları bulmak ve kendilerini öne çıkaracakları bir platform yaratmak her zaman odak noktalarımız arasında yer almaktaydı. Twitch kanalımızda da aynı felsefede ilerliyoruz. Şu an ayrıca yeni bir albüm üzerinde çalışıyorum, ek olarak iki kadın üyeden oluşan sürpriz bir pop ikilisiyle de müzik çalışması gündemde.

Koronavirüs krizi ve karantina şartları stüdyonuzdaki akışı ve rutinlerinizi ne yönde etkiledi?

Dürüst olmak gerekirse pek fazla şey değişmedi. Başlarda, şovlar için seyahatlerin durması en büyük değişiklik oldu, tüm haftasonları evde geçmeye başlamıştı. Ama stüdyoda pandemi öncesi rutinimi ciddi anlamda koruyabildim. Şarkı yazmaya kısa bir ara verip canlı yayınlara yönelmiştim, ancak 2020’nin büyük kısmını birlikte yol alacağımız sanatçıları bulmaya, Twitch kanalımızı kurma fikrini hayata geçirmeye ve tabi ki yeni parçalar yazmaya ayırdım. Her zamanki rutinimde devam eden bir süreçti.

Pandemi dünyayı vurduğunda etkinlik seriniz Octopus Warehouse da üçüncü yılındayken iptal olmuştu. Seride şimdiye dek oluşan atmosferi ve insanların aksiyonlarını nasıl tanımlarsınız? Normalleşme sonrası tekrar devam edecek mi?

Octopus Warehouse serisi, çılgın partilerle yeraltı müziğinde yeni akımı temsil etmeyi amaç edinen, buna uygun mekânları kendine seçen bir konsept üzerine kurulu. Endüstri güvenle yeniden işlemeye başlar başlamaz hem ABD içinde hem de ülke dışında büyük planlarımız var.

Tarzınızı hem kişisel olarak he de plak şirketinizin pozisyonlanışı bakımından klasik modern techno olarak tanımlıyorsunuz. Sizce klasik modern techno ile techno türündeki yeni okul yaklaşımları arasında bir korelasyon var mı? Yeni okul anlayışının anahtar öğeleri sizce nelerdir?

Bunu iki temelde ele alabiliriz. Birincisi, kariyerlerimizi aradaki ikincil-üçüncül engellerden arındırıp gereklilikleri kendi başımıza yerine getirdiğimiz bir bakış açısı. Burada teknolojinin kullanımı çok önemli. Demek istediğim; tasarım, prodüksiyon ve estetik dahil tüm gereklilikleri her yönden kendimizin ele aldığı bir yaklaşım. Müzikal yönden ise, techno’yu bir tür olarak sürekli ileriye taşımaya çalışıyoruz ancak bunu klasik sesleri ihmal etmeden yapmaya dikkat ediyoruz.

2021’deki ilk kısaçalarınız “Corporate Hive Mind” çıktı. Üç parçalık bu çalışmanın altındaki temel mesaj ne?

Basit bir şekilde söylemek gerekirse, insanlığın tüketim çılgınlığına mahkum olmasından ve beyinlerinin yıkanarak zihin yapısının buna göre şekillenmesinden kişisel olarak duyduğum kaygıyı bu çalışmada aktarmak istedim.

Türkiye’yi daha önce ziyaret etme fırsatınız oldu mu?

Hayır, ama listemde öncelikli olarak yer alıyor.

Kısa bir süre önce interaktif bir Twitch kanalı açtınız. Konsepti ve programı hakkında biraz daha detay paylaşabilir misiniz?

İlk olarak kanalı djsianofficial şeklinde aratarak bulabileceğinizi söylemek isterim. Günlük programda röportajlar, favori plug-in değerlendirmeleri, parça yapım süreçleriyle ilgili sohbetler ve bazı yeni ilgi çekici fikirler gibi sanatçı bazlı içerikler önemli yer kaplıyor. DJ setlerini genellikle akşam saatlerinde yayınlıyor olacağız. HI-LO’nun remiks yarışmasından zaten söz etmiştim. Bu arada 16 Şubat’taki ikinci demo partimize isteyen herkes katılabilir. Oliver Heldens de orada olacak ve gönderilen demo’lar üzerine yorumlarını ve düşüncelerini paylaşacak. Sektördeki en büyük isimlerden birine parçalarınızı dinletme ve geri dönüt alma fırsatının prodüktörler için oldukça önemli olduğunu düşünüyorum.

Amacımız, yine daha önce değindiğim gibi gelecek vaat eden inandığımız sanatçılar için bir sıçrama tahtası görevi görebilmek. Desteklediğimiz sanatçıların iyi noktalara gelerek isim yaptıklarını görmek bize her zaman gurur veriyor.

Sian'ın "Corporate Hive Mind" adlı yeni çalışmasını dinleyin.

#Frekans çalma listemizi Spotify'da takip edin.

Sonraki Sayfa
Yükleniyor...
Yükleniyor...