Ferhat Albayrak: ‘Hiç merak etmeyin, her şey çok güzel olacak’
Ferhat Albayrak ile pandemi gündemini, Jeton Records'daki gelişmeleri, yeni projelerini ve sektörün geleceğine dair öngörülerini konuştuk
E-posta listemize katılarak en güncel içeriklerden ve ayrıcalıklardan haberdar olun.
Türkiye'nin küresel ölçekli ilk techno plak şirketi Jeton Records'ın kurucusu ve Türkiye elektronik müzik sahnesinin önde gelen isimlerinden biri olan Ferhat Albayrak, koronavirüs krizi nedeniyle pek çok projesi ertelenen ya da iptal olan sanatçılardan biri. Bundan tam bir yıl önce tahmin bile edemeyeceğimiz gelişmelerin dayattığı zorlukları aşmada ve koşullara ayak uydurmada hızlı hamleler ortaya koyan Albayrak, düzenli olarak yer aldığı dijital etkinliklerle dinleyicileri ile arasındaki bağı sıkı tutmasının yanı sıra ertelenen elektronik müzik konferansı projesi Get Hyped'ın bir bölümünü çevrim içi ortama taşıyarak fark yaratanlardan biri oldu.
150'nci kataloğunu piyasaya çıkarmaya çok yaklaşan plak şirketi Jeton Records ile müzikseverlere kaliteli müziğin ulaştırılmasında ve yeni yeteneklerin ortaya çıkarılmasında önemli bir misyon üstlenen Ferhat Albayrak, umutla ileriye taşıdığı çok yönlü markasının görsel dilinde de yakın zamanda revizyona gitti. Sanatçıyla son bir yılımızı ve geleceğimizi domine eden pandemi gündemini, gelecek projelerini, piyasaya çıkan yeni müzik çalışmalarını, plak şirketi Jeton Records'ı ve normalleşme sonrasına yönelik öngörülerini konuştuk.
Sorularımıza birincil gündemimizle başlamak isteriz. Pandemi kişisel ve müzikal yaşamınızda ne gibi etkilere yol açtı? Pandeminin engel olduğu ya da ertelemenize yol açtığı projeleriniz oldu mu?
Pandemi müzik sektörünü resmen yok etmeye çalıştı. Tüm dünyada canlı müzik, etkinlikler ve performanslar tamamen yok oldu. Bunun etkilerini ilerleyen dönemde daha da hissedeceğiz diye düşünüyorum. Jeton olarak çok yoğun bir etkinlik programımız vardı, heyecanla beklediğimiz Richie Hawtin etkinliğimiz ve Get Hyped konferansımız ertelendi. DJ’liğimde de neredeyse önümdeki 6 ay tamamen dolmuştu, şimdi her şeye baştan başlayacağız.
Ancak pandemi beni yaratıcılık açısından pozitif etkiledi diyebilirim. Prodüksiyona daha fazla zaman ayırabildim, teknik olarak kullandığım kalıpları ve yaklaşımı revize etmekle beraber uzun zamandır hedefimde olan plak şirketlerinden parçalar çıkarabildim. Bununla beraber DJ’liğimle de ilgili olarak sürekli yeni teknikleri, yeni sound’ları aramak, deyim yerindeyse “digging” yapmak için çok daha fazla zamanım oldu. Çok geniş bir arşivim var, onunla da zaman geçirmeyi severim. O yüzden pandeminin bu anlamda bana pozitif katkısı oldu diyebilirim.
Pandeminin yol açtığı dönüşümlere hızlıca ayak uydurarak ilk anlardan itibaren hem kişisel olarak hem de Jeton Records olarak müzikseverlerle dijital iletişiminizi sürdürdünüz. Yaz tatilinin ardından Jeton Showcase Online projeniz yenilenmiş konseptiyle tekrar canlandı. Ekran karşısında bile olsa insanlara kulüp / etkinlik alanı atmosferini yaşatmak önemli bir hamle olsa gerek. Jeton Showcase Online projenizde nasıl geri bildirimler alıyorsunuz?
Pandemi başlar başlamaz stream’lere ve Get Hyped panellerine online olarak başladık. Bunun bu şekilde gelişeceğini ve büyüyeceğini tahmin ediyordum. Geri bildirimler çok iyi oldu. Sonra yaz sezonunda bir ara verdik, şimdi tekrardan muhteşem bir mekanda 42 Maslak ESA Espor Arena’da tekrar stream’lerimize başladık. 2. fazdaki geri bildirimler tabi ki çok farklı, devasa bir LED ekran önünde çalarken, bence işini Türkiye’de en iyi yapan isimlerden biri olan ve Zorlu PSM’deki her işimizde beraber çalıştığımız sevgili Sadık Avcı’nın görselleri ile kalabalıktan sıyrıldığımızı düşünüyorum. Hem çalarken, hem de daha sonra kendi setlerimizi ekrandan izlerken çok keyif alıyorum.
Jeton Showcase Online’ın yenilenmiş görsel yüzü plak şirketiniz Jeton Records’da da kendini gösteriyor. Keza Kasım 2020’den itibaren plak şirketinizin katalogları için hazırlanan görseller ve sosyal medya paylaşımlarınızın tasarım dili de yenilendi. Bunu Jeton ailesi için yeni bir görsel kimlik revizyonu olarak tanımlayabilir miyiz?
Kesinlikle diyebiliriz. Çok uzun zamandır aklımda olan bir projeydi ancak bir türlü istediğim sonuçları alamıyordum. 2009’dan beri Jeton’un kurumsal kimliği hem piyasaya çıkan müzik çalışmalarında, hem 52 ülkede yayınlanan radyo şovumuzda hem de etkinlik görsellerinde pekişti, benimsendi ve sahiplenildi. Ancak artık yenilemenin zamanı gelmişti, ben de bununla ilgili ufak bir konkur yaptım ve yaklaşık 6 aylık bir değerlendirme sonucunda daha önce hiç çalışmadığımız ve ödüllü tasarımcıların önüne geçen bir vizyonla tam istediğimizi bize veren genç ve yeni tasarımcı Buse Atınç ile anlaştık. Kendisi de bizimle aynı bakış açısına sahip olduğu için, ortaya çıkan yeni tasarımlardan oldukça memnun olduğumu söyleyebilirim.
Pandemi sona erse bile müzik endüstrisinin içinden geçtiği dijitalleşme atağı sizce yakın vadede nereye kadar gidecek?
Online clubbing’in vücuda yerleştirilen bir çip ile size hissedilenleri veren bir duruma evrilmesi gibi bir durum söz konusu olmadıkça çok ilerleyeceğini düşünmüyorum. Ancak bugüne kadar rider’ına “kesinlikle video çekimi yasaktır” yazan uluslararası DJ’lerin de bakış açılarını değiştireceğini düşünüyorum. Biz Jeton olarak bundan sonra bütün etkinliklerimizi rahatlıkla tamamen kayıt altına alıp daha sonra YouTube kanalımızda yayınlayabiliriz. Bence bu bile herkes için önemli bir adım olacaktır. Ancak sektör dışarıdan gözüktüğü gibi değil, hâlâ yeniliklere çok açık olduğunu düşünmüyorum.
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de müzisyenler, DJ’ler, sektör profesyonelleri ve mekân işletmecileri krizin sancılarını ağır şekilde yaşıyor. Normalleşmenin ilk safhalarında sizce ne gibi koşullar sektörü bekliyor olacak?
Normalleşme gerçekleştiğinde ben durumun bir “savaş sonrası” gibi olacağını düşünüyorum. Eğlence ve gece hayatı hiç olmadığı kadar büyüyecek, insanlar eğlenmek için ne gerekiyorsa yapacak. En az 2 sene bunun etkileri devam eder diye düşünüyorum. Etki-tepki sonucunda, bu kadar baskının büyük bir rahatlaması ve patlaması olacak. Ancak evrim geçirecek. Büyük etkinliklerin, 3000 kişi üzeri işlerin kısa zamanda kolaylıkla yapılacağını düşünmüyorum. Küçük kulüpler, küçük mekânlar daha öne çıkacak, aslına bakarsanız kültürün ilk oluştuğu ayağa geri dönülüp, her şeyin başladığı küçük kulüplere dönüşle beraber sanki bir sıfırlama olacak diye düşünüyorum.
Pek çok olumsuzluğun ağır bastığı bu sürecin sonunda sektör bileşenleri için avantajlı ve pozitif gelişmeler neler olabilir?
Sektörün paydaşları zor durumda ve her geçen gün bu durum ağırlaşıyor. Ancak bizi çok aydınlık bir güneş bekliyor. Normalleşme bittikten sonra herkesin içinde bulunmak isteyeceği sektör eğlence sektörü olacaktır. Bu dönemi iyi değerlendiren sanatçılar, kesinlikle sonuçlarını alacak. Yaratmaya, üretmeye devam edenler, kendini geliştirmeye adayanlar, her şeyden önemlisi kendi kültürü için bir şey yapmak için çabalayanlar, normalleşme sonrası kazananlar olacaktır.
Mart ayının sonlarında Zorlu PSM’de gerçekleşmesi planlanan ve ertelenen Get Hyped Elektronik Müzik Konferansı için çok heyecanlı bir bekleyiş vardı. Sonrasında YouTube yayınlarıyla izleyicilere ulaşmak için büyük çaba sarf ettiniz ve verimli bir süreç olmuştu. Get Hyped normalleşme sonrası fiziksel ortamında yeniden organize edilecek mi?
Get Hyped ile ilgili yılı harika bir haberle kapadık. Reklam sektörünün Türkiye’deki en prestijli ödülleri olan Kırmızı Elma’da bu sene Get Hyped “Yeni Marka Kimliği” kategorisinde bronz ödülün sahibi oldu. Ajansımız Fol’e tekrardan muhteşem tasarımları için teşekkürlerimi sunuyorum. Endüstri devlerinin arasından bu ödülü almak bizim için çok gurur verici oldu.
Get Hyped’ın online panellerinde de çok güzel geri bildirimler aldık, normalleşme başlar başlamaz fiziki ortamda gerçekleştireceğiz. Kapsamını da büyütmeyi planlıyoruz.
Stüdyodaki alışkanlıklarınızda bu süreçte belirgin bir değişim oldu mu?
Genel olarak stüdyoda geçirdiğim zamanı çok verimli kullanma üzerine çalışırım, yaratıcılığımı perdelemeden aklımdaki fikirleri hemen esere çevirmek her zaman önceliğim olmuştur. Bu süreçte kullandığım teknikleri ve yaklaşımları revize etme ve ilerletme şansım oldu. Özellikle Kuvoka ile beraber yaptığımız stüdyo çalışmaları çok verimli oldu.
Pan-Pot’un plak şirketi Second State’in yeni derleme albümünde Kuvoka’yla ortak çalışmanız “Tube Alloys” ile yer aldınız. Bu parça Second State’teki ilk çalışmanız oldu aynı zamanda. Bu çalışmayla birlikte 2020’yi sonlandırmak nasıl bir histi?
Second State bana göre techno’nun yeni dönemdeki en başarılı etiketlerinden biri. En önemli sebebi ise çıkardıkları hemen hemen her müzik çalışmasını techno sahnemizdeki bütün önemli DJ’ler çalıyor. Yani aslında chart’lar için değil, gerçek DJ’lerin çalması için müzik çıkarıyorlar. Dolayısıyla çok seçiciler ve Kuvoka ile beraber yaptığımız parçayı çıkarmaları bizim için çok büyük bir mutluluk oldu. Uzun zamandır Kuvoka ile stüdyoda ortak çalışıyoruz, çalışmalarımızın meyvelerini bu şekilde almak çok büyük bir tatmin sağlıyor.
Dinleyicileriniz 2021’de sizden ne gibi haberler duymaya hazırlıklı olsunlar?
Yeni müzik çalışmaları devam edecek. Stüdyoda dediğim gibi çok aktifim, Jeton başta olmak üzere, KD Raw, Tronic ve şimdiden açıklayamadığım önemli etiketlerden parçalarımız çıkmaya devam edecek. Stream’ler devam edecek, keşke performanslar için bir tarih verebilsem ama ne yazık ki bu mümkün değil. Açıkcası onun için de kafamı çok meşgul etmiyorum, ancak şu net olarak söyleyebilirim; kulüplere iznin çıktığı günün akşamı kabindeyim.
Jeton ile ilgili biraz bilgi verebilir misiniz?
Jeton 2020 yılını etkinlikler haricinde büyüyerek kapattı. Biz öncelikle bir plak şirketiyiz ve her zaman önceliğimiz müzik çıkartmak oldu. Pandemi ile beraber satışlarımız ve stream gelirlerimiz (özellikle Spotify) artış gösterdi. 2009’dan beri ayda 1 EP çıkarırken, artık artan talep ve artan üretim sebebi ile bunu ayda 2’ye çıkardık. Ciddi miktarda demo alıyoruz ve bunların hepsini tek tek dinliyoruz, bu elemeden muhteşem parçalar ve sanatçılar çıkarıyoruz. New Breed Compilation’larımızı senede 1 yapıyorduk artık bunu 2’ye çıkardık, yeni yetenekleri desteklemeye devam ediyoruz. Bu yeteneklerden inanılmaz işler çıkaran sanatçılar var ve onları tanıtmaya aracı olmak gerçekten çok heyecan verici. Jeton’un release takvimi önümüzdeki 6 ay için dolu ve her hafta dinlediğimiz yeni parçalar ile heyecanımız artıyor. Kulüplerin kapalı olması motivayonumuzu düşürmedi, gerçekten muhteşem parçalar çıkış sırasını bekliyor; Matrixxman, Mark Broom, Jay Clarke, IONS+, Yigitoglu, Danny Wabbit, Ugur Project, Alan Cutt, Pina Tesla, Rıza Gobelez bunlardan sadece birkaçı…
Yeni yıldan umutlu musunuz? Müzikseverlere ve sektör çalışanlarına bir mesaj iletmek ister misiniz?
2021 beklediğimiz kadar iyi geçmeyebilir, buna hazırlıklı olmalıyız, ancak şunu tekrarlıyorum, normalleşme bittiğinde ortalık savaş sonrası şekline evrilecek. 1920’ler ve 1950’ler eğlence hayatını araştırmanızı tavsiye ediyorum. Hiç merak etmeyin, her şey çok güzel olacak, sadece birazcık sabır, sonra sahne bizim.
Ferhat Albayrak'ın Kuvoka iş birliğiyle yayımladığı yeni çalışmaları olan “Tube Alloys” teklisini ve üç parçadan oluşan “Aksak” isimli kısaçalarını aşağıda dinleyebilirsiniz.
#Turkuaz çalma listemizi Spotify'da takip edin.