Ara Menü
Ana Sayfa En Son Haberler Menü
HABER

İstanbul’un queer techno sahnesine ışık tutan yeni belgesel: Movement

Belgesel, queer toplulukları ve İstanbul'un güvenli alanlarını korumanın önemini vurguluyor

  • MIXMAG TURKEY
  • 30 Haziran 2024
İstanbul’un queer techno sahnesine ışık tutan yeni belgesel: Movement

Telegram kanalımıza abone olarak en güncel içeriklerden ve ayrıcalıklardan haberdar olun.

İstanbul’un queer techno sahnesini ve bu sahnenin güvenli alanlarını koruma mücadelesini konu alan yeni bir belgesel yayınlandı.

Morph Group tarafından hazırlanan Movement adlı belgesel, İstanbul’da kadınların öncülük ettiği queer kolektifi Sirän ve Kopenhag merkezli Endurance kolektifinin paylaştığı ortak misyon ve dayanışmanın önemini gözler önüne seriyor ve Türkiye'deki ekonomik kriz bağlamında kentsel dönüşüm gibi konular etrafında bu güvenli alanların yaratılmasının ve korunmasının değerini vurguluyor.

Cinsiyetin, ırk ve ekonomik mücadele gibi diğer sorunlarla kesiştiği noktada ortaya çıkan birçok paralel tartışmaları ele alan belgeselin yönetmeni Benjamin Muasya, yaptığı açıklamada “Umarım bu belgesel, hepimize hızlı tüketim, ticarileşme, kentsel dönüşüm ve muhafazakarlığın tehdit ettiği güçlü yeraltı dans pistlerinin orijinal değerlerini ve kültürünü hatırlatıcı bir işlev görür” dedi.

Belgesel, Nene H ve Y.Unan’ın Sirän kolektifine ve İstanbul'daki marjinalleştirilmiş queer topluluklar için güvenli bir alan yaratma konusundaki çalışmalarına odaklanarak başlıyor.

Nene H, Berlin'de uzun süre geçirmiş olmasına rağmen Türkiye'de yaptığı işlerden dolayı mutlu hissediyor ve şöyle diyor: “İstanbul sahnesine dahil olmak istedim çünkü ülke insanına ve kültürüne yaptığım işlerin bir geri yansımasını kazandırmayı amaçladım. Ayrıca uzun süre uzakta olmanın getirdiği bir hisle bunun bir parçası olmak istedim. Dans pisti, toplumun aksine, kendimizi ifade edebildiğimiz, topluluğumuzla birlikte olabildiğimiz ve dışarıda olup bitenleri unutabildiğimiz önemli bir alandır.”

Bu bakış açısı, XSM kolektifinden QTBIPOC sanatçı MX SÜR’de de karşılık buluyor: “Yeraltı queer kulüpleri İstanbul’da hayati toplanma alanlarıdır, çünkü kamu alanları ve büyük kulüpler büyük ölçüde ataerkil sistem tarafından domine ediliyor.”

Belgeseli aşağıda izleyebilirsiniz.

Sonraki yazýyý yükle
Yükleniyor...
Yükleniyor...