Menü
Ana Sayfa En Son Haberler Menü
Sanatçılar

Carl Cox’tan 10 yılın ardından yeni albüm

Sanatçı yeni albümü için Mixmag ile konuştu

  • RÖPORTAJ: GEMMA ROSS | MIXMAG TÜRKİYE İÇİN UYARLAYAN: FURKAN KILIÇASLAN
  • 12 Haziran 2022

E-posta listemize katılarak en güncel içeriklerden ve ayrıcalıklardan haberdar olun.

40 yıllık kariyeri ile dans müziğin en uzun soluklu oyuncularından biri olan Carl Cox, 60 yaşına yaklaşırken bile heyecanından ve temposundan ödün vermiyor. Son stüdyo albümünün üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen 17 parçadan oluşan albümünü 16 Eylül’de yayımlamaya hazırlanan duayen sanatçı Ibiza’da Mixmag’in sorularını yanıtladı.

Şu anda neredesiniz? Burası stüdyonuz mu?

Bu gerçekten harika bir manzara değil mi? Şu an Avustralya’dayım. Stüdyom Melbourne’de ama motor yarışları için Man Adası’ndayım.

Sanıyorum biraz da eğlence vakti?

Kesinlikle! Pandemiden sonra bu yarışlar ilk kez düzenleniyor. En son bu yarış durduğunda 1907 yılıymış. Tekrardan normale dönmek heyecan verici. Daha önce bu adada herhangi bir turizm yokmuş. Yarışlarla beraber turizm aktif hale gelmiş. Ben de motor sporlarında aktif biri olarak takımımı desteklemek için buradayım.

Adada çok sayıda insan sizi görüp tanıyor mu?

Evet, bir sürü eski raver ile karşılaşıyoruz. 20 yıl öncesinde bu kültürün içinde olan daha sonrasında yavaş yavaş elini ayağını çeken insanlar aynı zamanda motor sporlarına da büyük ilgi gösteriyorlar. Aslında müzik ve motor sporları bizi tekrar birleştirdi. İnsanlarla karşılaştığımda ‘’Parti nerede?‘’ diye soruyorlar. Onlara partilemek için burada olmadığımı söylediğimde inanamıyorlar.

En son sohbetimiz ‘’Oh yes, Oh Yes!‘’ adlı anılarınızı yayımlamadan önceydi. O zamandan beri Carl Cox’un hayatında neler oluyor?

Stüdyoda oldukça fazla remiks yapıyorum ve bundan gerçekten zevk alıyorum. Şu anda yarattığım işlerin bir ivme kazandığını düşünüyorum müziksel olarak. Amerika’da büyük bir turneye çıkıp Miami’de Ultra Music Festival, ardından Creamfields ve Glasgow’da Riverside çalarak tekrar sahnelerdeydim. Sokağa çıkma yasağının sona ermesinden bu yana oldukça kesintisiz geçti, bu harika oldu. Ancak personel yetersizliği nedeniyle uçuşlarda korkunç gecikmeler yaşanıyor ve havayolları bununla başa çıkamıyor. Bir uçuşta gecikme yaşarsam, geçen hafta sonu olduğu gibi genellikle etkinliği kaçırabileceğim anlamına geliyor. Creamfields’a bu yüzden çok geç kaldım. Hatta iptal etmek üzereydim ama yetişebileceğimize dair bir umut ışığı olduğundan dolayı sonuna kadar zorladık. 5 saatlik uçuşun ardından direkt olarak sahneye çıktım. Gerçekten keyifliydi.

Ibiza’da uzun bir zaman ardından tekrar residency programına başlıyorsunuz. Space ile karşılaştırdığında DC-10 için hissiyatınız neler?

Ben her zaman ada için oradaydım ve Space, o belirli zamanda bir şeyler yapmak için benim adıma büyük bir fırsattı. 16 yıl boyunca elimden gelenin en iyisini yaptım. Residency’lerin ne kadar zorlu bir maraton olduğunu insanlar anlamayabiliyor. Salı günü çalmanız için Pazartesi adaya gitmiş olmanız, Salı tüm gün hazırlık yapıyor olmanız ve Çarşamba’da tekrardan toparlanıyor olmanız gerekiyor. Bunu sürekli tekrarladığınızı düşünün.

DC-10'i de bir meydan okuma olarak görüyorum. Space’in yarı büyüklüğünde olsa da müzikal olarak çok özgür bir yer. Kitlelere hitap etmek zorunda değilsin. Temel olarak istediğin gibi çalabiliyorsun. Her zaman sevdiğim The Terrace’ın küratörlüğünü yapacağım. Ana odada ise sadece Awesome Soundwave’de yer alan canlı performans sanatçılarına yer vereceğiz. İnsanların kapıdan içeri girip farklı bir şey deneyimlemesi gerçekten harika olacak, herkes için bir şeyler var, bu yüzden artık DJ etkinliklerinden daha fazla canlı performanslara odaklanıyorum.

O zaman sizden daha fazla canlı performans bekliyor olacağız.

Evet kesinlikle. Albümümün çıkış hikayesi tamamen bunun üstüne. ‘’Electronic Generations’' benim canlı çalmamdan ve performans sergilememden oluşuyor, enerji buradan geliyor. Tüm ekipmanımla sahneye çıktığımda performansın hangi yöne evrileceğini o an keşfetme hissiyatını seviyorum. Pandemi döneminde stüdyoya sıkıştığımda tüm bu ekipmanla ne yapacağım diye düşünürken yapmayı ve yaratmayı asla düşünmediğim ritimler ve sesler yaratırken buldum kendimi. Albüm bazıları için çok sert olabilir ama bunun için özür dilemeye gerek yok.

Ben sadece müziğin ilk dönemlerde nasıl yapıldığına dayanarak müzik yapmaya çalışıyorum. Erken dönemlerdeki drum n bass, jungle, jump up gibi tarzlar tamamen punk’a dayanıyordu. O dönemde herkes farklı bir şekilde üretme derdindeydi. Şu anda da bu hissiyata ihtiyacımız var. Şu an herkes Beatport Top 10 için müzik yapıyor gibi görünüyor.

Albümün ismi nereden geliyor?

‘’Electronic Generations’' temelde benim kendi jenerasyonum ile başladığım müzik kariyerimin yeni nesil müziğe bağlanmasından yola çıkıyor. Albümün adı da buradan geliyor. İlk tekli, Norman Cook (Fatboy Slim) ile birlikte olan ‘Speed Trials On Acid’ çıktığında, ona bu parça üstünde çalışması için elementler ve fikirler verdim. Çıkış noktası Norman’ın herhangi bir şeye uyum sağlamak yerine kendi özünü parçaya eklemeseydi. Parça çıktığında insanlar farklı olduğunu anladılar. Enerji ve ses farklıydı. Norman uzun zamandır TB-303 kullanmamıştı. Bu parça ona tekrardan asit ile bir şeyler üretme kapısını aralayıp teşvik etti.

Juan Atkins ve Nicole Moudaber gibi sanatçılarla harika işbirlikleriniz de var, onlarla çalışmak nasıldı?

Dürüst olmak gerekirse çok kolaydı. Hepsi kendi başlarına üretken sanatçılar ve harika yapımcılar. Farklı bir müzik üretmek için biraz dürtüye ihtiyaçları vardı ve bunu güçlü bir enerji ve tutkuyla geri döndürdüler. Onlardan dans pisti için müzik yapmalarını istemiyorum, sadece kendilerine verilenlerle özgün işler çıkarmalarını istiyorum.

Albüm dışında Carl Cox’u neler bekliyor?

Sanırım biraz dinleneceğim! Bir tatile ihtiyacım olacak. Şu anda, müzikal olarak yaptığım şeyin ve şirketim Awesome Soundwave’in canlı konsepti üzerinde çalışıyorum. Daha güçlü bir şeyler çıkarmaya çalışıyorum. İlerleyen yıllarda bunun neye evrildiğini görmek keyifli olacak.

Ayrıca müzikal olarak yaptıklarım ile motor sporları arasında bir denge kurmaya çalışıyorum! Aslında yapacak pek bir şey olduğunu düşünmüyorum, yeni insanlarla tanışmayı seviyorum. Yıllardır parti yapmaktan vazgeçmedim ve öyle bir noktaya geldi ki artık yoğunluğa çok da fazla ayak uyduramıyorum. Bundan sonra ne olacağını görmek için heyecanlıyım!

༺༻

Carl Cox, 24 Eylül Cumartesi günü Jeton Records sunumuyla İstanbul'da sahne alacak. Sanatçının 10 yıl aradan sonra çıkacak yeni albümüne buradan ön sipariş verebilir, etkinlikle ilgili detaylara bu sayfa aracılığıyla ulaşabilirsiniz.

#Frekans çalma listemizi Spotify'da takip edin.

Furkan Kılıçaslan'ı takip edin.

Sonraki Sayfa
Yükleniyor...
Yükleniyor...