Stereo Express: ‘Tanımı zor hisler yaşatmalı’
Stereo Express ile başarının anahtarı, serüveni ve süreçleri üzerine konuştuk
E-posta listemize katılarak en güncel içeriklerden ve ayrıcalıklardan haberdar olun.
En iyi 10 melodik techno sanatçısı arasından işte Stereo Express. Müzikleri ile hikayeler yazan sanatçı, kalitesinden ödün vermeden çalışmalarına devam ediyor. En yeni remiksi "Freedom", bizleri yine mest ediyor. Sınırları zorlamaktan da hoşlanan Stereo Express ile başarının anahtarı, serüveni ve süreçleri üzerine konuştuk. Bu müzikal serüvende Türkiye’nin özel bir yeri olduğunu da öğrendik. Bırakın o sizi götürsün. Tam bir melodik yolculuk…
Hoş geldiniz! Röportaj için çok teşekkür ederiz. Umarız her şey yolundadır.
Bu davetiniz için ben teşekkür ederim. Evet her şey yolunda, teşekkürler.
Stereo Express ismi ile başlarsak, hikâyesi nedir?
İsmin müthiş bir hikayesi olsun isterdim. ‘Stereo’ stereo plak, Express de müzik ve enerji arasındaki o köprü aslında.
Geçmiş bir röportajda Belçika’nın zorlu sokaklarının, DJ olmanıza etken olduğundan bahsetmiştiniz. Bir DJ ve prodüktör olarak bu sektörde yolunuzu nasıl buldunuz?
Zamanını sokaklarda geçiren, oldukça yaramaz bir çocuktum. Başımı belaya sokma konusunda da oldukça başarılı. Son bir şansım olduğu, bir hobi edinip buralardan uzaklaşmam gerektiği söylendi ve bu hayat son buldu. Birikimlerimle ilk JB deck ve mixerime sahip oldum. Bir de Daft Punk’ın çiftli albümüne. Böyle başladı. 17 yaşında. Bugüne kadarki serüvenin en başı. Prodüktörlüğe de uzun yıllar sonra, 29 yaşında başladım.
Stereo Express, en iyi 10 melodik techno sanatçısı arasında. En iyi olmanın bir anahtarı var mı? Sizce uzun süreli bir kariyeri tanımlayan nedir?
En iyi 10 arasına girmem 2019-2020 aralığı. Oldukça sıkı bir çalışma sonucu gelen oldukça harika sonuçlar. Gerçekten inanılır gibi değildi. Gurur dolu bir andı. Tam da bu noktada pandemi yaşandı. Bu tatsız süreci de müzikle geçirdim. Başarılı olmanın anahtarı, bulunduğun yerin değerini bilmek ve her daim gelişime açık olup yeni hedefler belirlemektir bence. Bir hedefim yoksa, hep mutsuz olurum mesela. Uzun süreli bir kariyeri tanımlayan şeyin kendi kimliğiniz olduğu kadar azim, tutarlılık, saatlerce süren ve odak gerektiren çalışmalarla, zihni ve bedeni ayakta tutacak sağlıklı bir yaşam tarzı olduğunu düşünüyorum.
Pandemiden bahsedelim biraz. Pandemi sizi en çok hangi yönleri ile etkiledi?
İnişli çıkışlı. Başta dünyada neler olup bittiğini anlamış, durmak istememiştim. Kariyerimin en iyi seneleri, en iyi 10 melodik techno sanatçısı arasına girmem de ürünü. Büyük bir başarı olmuştu ki pandemi hızımı kesti ve bu kabul edilir değildi. Ne biraz olsun durmak ne de birkaç senede biriktirdiklerim böylece yok olsun istedim. Bunun yalnızca birkaç aylık bir süreç olacağına inandım. Beni bir süre dinç tutan da bu inanış oldu. Var olan projeler üzerinde çalıştım tam bir sene kadar. Stüdyoyu yeniledim, yeni prodüksiyonlar ve yeni bir setup üzerinde çalıştım.
Aylar geçip de pandemi uzadı, her şey sarpa sardı. Dönüşün tekrar ne zaman olacağını bilememek kötü bir süreçti… Hepimiz için en zoru bu belirsizlikti. Yaratıcılığım etkilenmeye başladı. Benzer hisler içerisinde olan başka sanatçılarla paylaştım süreci. Bu son iki sene zihni dinç tutmak oldukça zordu.
Minnettarım. Beni dinç tutan başta kız arkadaşım, daha sonra da çevremdekiler oldu. Bir dönüm noktası yaşandı, bu tatsız süreci aştım. Birçok proje üzerine çalışmaya başladım. Mart 2022’de faaliyete geçecek yeni plak şirketim Off World ve bu etiket üzerinden sizlerle buluşacak yeni parçalar var. İlk projenin çıkış tarihi 24 Mart. Mart itibarıyla aylık bir üretim süreci olacak. Bunların yanı sıra muhteşem bir canlı setup projem var. Özel yapım 3 controller da projenin bir parçası. Dileğim o ki 2022’de sizlerle olsun. Tüm bu yoğun çalışmaların sonucu tanık olabileceğiniz en iyi canlı kulüp performanslarından biri olacağını şimdiden söz verebilirim.
Hugo Cantarra, Shyam P ve Emmanuel Diaz’la "Freedom" remiksinizi kutlarız! Melodik techno ve indie dans bileşiminden oluşan bu remikste dansa kalkmamak mümkün değil. Buradaki ilham nedir?
Çok teşekkür ederim! Benim için de zevkli bir süreçti. Alışkanlıklarımın dışında, sınırlarımı da zorladı bu proje.
Parça house türünde bir yapım. Bu enerjiden vazgeçmek istemedim. Benim tutkumsa melodik türler. Aklımda canlanan remiks, house ve melodik techno bileşenlerinden uzaktı. Stüdyoda bir şeyler denerken geldi aklıma bir indie dance ve melodik techno harmanı. Başta bahsettiğim de tam olarak bu, konfor alanımın dışında yeni şeyler denemek. Bu bir sanatçı olarak sahip olduğum çeşitliliği aktarabilme fırsatı bir taraftan da.
Müzik olsun performans olsun, Stereo Express melodik bir yolculuk. Bu atmosferi yaratmayı nasıl başarıyorsunuz?
Dürüst olmak gerekirse, oldukça doğal gelişti. Sanat, evrensel bir dil. Sahneden öteki tarafla müzik üzerinden iletişime geçiyorum. Enerji ve hisleri yakalıyor, bir sonraki parçada karar kılıyorum. Sonra da götürüyorum onları uzaklara…
Stüdyo ve sahnede geçen süreçlerinizden bahseder misiniz?
Oldukça hoş bir soru. Stüdyoda, sahneye göre daha içe dönük ve kapalı hissederim. Zihnimin en derinlerine inerim. Ve burada, hassaslaşırım. Bu nedenle de çoğu zaman çalışırken, bir başkasını kaldıramıyorum stüdyoda. Hatta stüdyonun yanında telefonda konuşulursa, bitti. Çıkıyorum. Müzik üretebilmek için kendi alanım önemli. Sahnede ürettiklerim, öteki tarafta da tanımı zor hisler. Her daim hayal bu.
Sahnede ise aksine kalabalık ile kuvvetli bir bağ kurmak anlamlı olan. Çoğunlukla kendi parçalarımı da çaldığım için, kalabalıkta verilen tepkileri yaşamak bambaşka bir zevk.
Bahsi geçen yeni plak şirketi Off World’ü açalım mı biraz daha? Buradaki hikâye nedir?
Bana ait sesler geliştikçe şirketin de bana ve sesime daha uygun, daha olgun yeni bir kimliğe ihtiyacı olduğu hissine kapıldım. Oldukça kişiseldi ama bu histen arınamadım. Resmen hissettim, yeni bir çağın zamanı gelmişti. Melodik techno, en temelinde de hikayelerim. Dünyadan kopabilecekleri birer yol. Üstelik son derece doğal. Off World tam olarak bunlar için var. Tanımı zor hisler yaratmak ve yaşatmak amaç.
Avrupa’dan Kuzey ve Güney Amerika’ya, Asya’dan Afrika ve Rusya’ya festival ve kulüp sahneleriyle dolu bir yolculuk sizinkisi… Bu küresel deneyimi tatmak nasıl bir şey?
Bu, işimin bir parçası ve gerçekten seviyorum. Müzik ve sanatın yanı sıra bambaşka bir tutkum da seyahat. Bambaşka insanlar, bambaşka kültürler... Bu müthiş bir deneyim.
Yakın zamanda Türkiye’de sahne aldınız. Türkiye neler hissettirdi?
Hiç şüphesiz Türkiye, sahnelerinde en çok zevk veren ülkelerden. Geçtiğimiz senelerden beri artan bir neşe var kalabalıkta. Giderek de büyüyor bu neşe. Çoğu bilmez bunu, Belçika’da Gent, yani bir Türk mahallesinde yetiştim. Çok küçük yaşlardan itibaren de Türk kültürü ile çevrelenmiştim. Büyüdüğüm evden birkaç sokak uzakta bir Türk marketi vardı. Sahibi de Hasan adında oldukça sempatik yaşlı bir adam. Her zaman tuzlu ay çekirdeği alır, bir de onlara Türk fındığı derdim. Bugün hâlâ durmadan saatlerce çekirdek tüketebilirim. Kız arkadaşım sesinden rahatsız olana kadar elbet. Bazen yaratıcı bir sürece girerken de alıyorum. Bir ritüel oldu adeta.
Türklerin sıcacık kalpleri var. Müzik adına da yüzyılları alan zengin bir kültüre sahip oldukları bir gerçek. Türkiye sahnelerinde zaman her daim çok iyi geçiyor.
4 ve 5 Mart'ta İstanbul ve Ankara’da olmak için sabırsızım yeniden.
Geleceğe yönelik paylaşmak isteyeceğiniz projeler var mıdır?
Kesinlikle plak şirketim Off World’ün açılıyor olması ve canlı setup üzerinde ortaya çıkarmaya hazırlandığım üç yeni müzik çalışmam, bu iki büyük projeyi oldukça önemsiyorum. Ayrıca başka bir projenin parçası olan ve çok yakında sizlerle olacak birkaç parça var. Paylaşmak için sabırsızlanıyorum.
Son olarak kariyerinizin öne çıkan doruk noktalarından bahseder misiniz?
2019’da İstanbul’da Binbirdirek Sarnıcı’ndaki şovum benim için çok önemliydi, melodik techno listelerinde dünya çapındaki en iyi 10 listelerine girmem de beni epeyce gururlandırmıştı. Son iki-üç yılda tecrübe ettiğim gözle görülür gelişimim, kariyerimin doruk noktalarından.
༺༻
Röportaj: Melis Özek
İlginizi çekebilir:
Rave yorgunluğu: Neden karantina sonrası hepimiz böyle yorgunuz?
NFT müzik rehberi: NFT nedir ve müzik endüstrisine nasıl yardımcı olabilir?
00:00 sonrası müzik yasağının kapsamı ‘hassas alanlar’la genişletildi
Toplu etkinlikler alışverişe gitmekten daha riskli değil
Pandemi sonrası yeni bir ‘çılgın 20’ler’ dönemi bizi mi bekliyor
#Frekans çalma listemizi Spotify'da takip edin.