Bu kış kulüplere gitmeden önce test olmak neden önemli?

E-posta listemize katılarak en güncel içeriklerden ve ayrıcalıklardan haberdar olun.

Kış mevsimi kapıya dayanırken kulüpler gece hayatının yine birincil yaşam alanları olacak. Pandemi krizi baş gösterdiğinden bu yana kuzey yarım küredeki birçok ülke gibi Türkiye de kulüplerin açık olduğu ve etkinliklerin yoğun geçeceği ilk kış sezonuna hazırlanıyor.

Koronavirüs vakaları Avrupa’da son zamanlarda tekrar artış gösterdi. Hollanda ve İrlanda gibi ülkeler tekrar kısmen kapandı. Avusturya tam kapanmayı tercih ederken, Almanya’nın Bavyera eyaleti üç haftalık tam kapanma ilan etti ve Berlin’de kulüplere girişlerde kapasite sınırı %50’ye düşürüldü. İngiltere ve diğer ülkelerde ise durum şimdilik belirsiz, kısıtlamaların tekrar gündeme gelip gelmeyeceği tartışılıyor. Hükümet yetkilileri Türkiye’de yeni bir kapanma olasılığını şimdilik dillendirmese de, 21 Haziran’dan bu yana süren müzik icra edilen etkinlik alanları için geceyarısı yasağı halen uygulanmaya devam ediyor. İşte bu noktada, kulüplerin ve müzik etkinliklerinin gerçekleştiği kapalı mekanların virüs yayılan yerler söylemiyle günah keçisi olarak lanse edilmesinin önüne geçmek ve kulüplerin açık kalmasına yardımcı olmak için müzikseverlere de ayrı bir rol düşüyor. Etkinliklere gitmeden önce yasal süre sınırı içinde test yaptırmak, bu anlamda çok önemli bir sorumluluk göstergesi olarak önem kazanacak.

Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre Türkiye’de COVID-19 vakalarının günlük sayısı, geçen yıl bu zamanlarda sıçrama yapan günlük vaka ve ölüm oranlarına yakın bir seviyede ilerliyor. Bu da diğer pek çok ülke gibi Türkiye’nin de yeni bir kapanma ihtimalini masaya yatırabileceğini bir kenara not etmemizi gerektiriyor.

Dr. Giuseppe Aragona, Mixmag’e yaptığı açıklamada düzenli test yaptırarak ihtiyatlı olmanın önemine vurgu yapıyor. Aragona, özellikle testi zorunlu kılan etkinlikler ile test yapmanın zorunlu olmadığı etkinlikler arasındaki yeni vaka oranı farkının çok önem taşıyacağını belirtiyor. Virüsü taşıyan ancak semptom göstermeyen kişiler, bu yüzden hastalığı taşıdığının farkına varmadan hareket ediyor ve bu durum bir risk unsuru olarak karşımıza çıkıyor.

Üstelik iki doz aşı olmak, virüsü taşımayacağınız anlamına gelmiyor. The Lancet Bulaşıcı Hastalıklar dergisinde yayımlanan güncel bir makale, tam doz aşı olanlarda enfeksiyon riski azalsa da yeni varyantları kapma ve bulaştırma riskinin görmezden gelinemeyeceğini ortaya koyuyor.

Türkiye’de aşı olmak, Hayat Eve Sığar uygulamasına işlenen veriler sayesinde konser, kulüp ve etkinlik alanlarına girmek için şimdilik yeterli olsa da kalabalık etkinliklere gitmeden önce test yaptırmayı kişisel alışkanlık hale getirmek ve bunu kendiliğinden gelişen bir davranış biçimine dönüştürmek, gece hayatı ve etkinlik endüstrisi üzerindeki baskıları hafifleterek özlem duyduğumuz eski günlere dönüşü hızlandırabilir ve gerek kulüpler gerekse gece hayatı üzerine yapılan haksız spekülasyonların önüne geçilmesine yardımcı olabilir. Bu konuya gösterilecek duyarlılık ve hassasiyet, müzik etkinliklerinin virüs yayılımı konusunda toplumdaki diğer sosyal aktivitelerden daha fazla risk barındırmadığıyla ilgili anlamlı bir analitik bilgi dağarcığı oluşturabilir.

༺༻

Merak ettiğiniz sorular için Sağlık Bakanlığı'nın COVID-19 rehberi sayfasını ziyaret edin.

İlginizi çekebilir:
00:00'dan sonra müzik yasağına karşı iptal davası açıldı
Toplu etkinlikler alışverişe gitmekten daha riskli değil
Pandemi sonrası yeni bir ‘çılgın 20’ler’ dönemi bizi mi bekliyor
Restart-19 simülasyonu sonucu: ‘Pandemide etkinlik yapılabilir’
İspanya’daki 5.000 kişilik test konserinde enfeksiyon yayılım riskine rastlanmadı
İngiltere çapındaki test etkinliklerinde sadece 15 COVID-19 vakasına rastlandı

#Turkuaz çalma listemizi Spotify'da takip edin.